Yerel radyo ve Televizyonların serbest bırakıldığı tarihleri hatırlayın.
Sebebi gayet açıktı.
Bölgelerinin haberlerini yapsınlar.
Kültürlerine katkıda bulunsunlar.
Tanıtımını gerçekleştirsinler.
Yani yerele hizmet etsinler.
İlk zamanlarda bu böyle devam etti.
Ciddi anlamda dinlenip izlenme rekorları kırdı.
Sonra bitti.
Neden mi yerel Radyo ve Tv. ler genele özendiler.
kendi kültür ve değerlerini görmezden geldiler.
Büyük balığın küçük balığı yemesi sözü gerçeğinde olduğu gibi büyük balıklara yem oldular.
Anlayacağınız taklit bataklığında kaybolup gittiler.
Gelelim Belediyelere.
Başkanlar ziyaretçilerine bölgeleriyle alakası olmayan tablo hediye ediyorlar.
Seramik vazo, kahve fincanı, tabak çanak...
Züccaciye dükkanı işletiyorlar sanki.
Sonra kalem defter.
Kısacası çakı çakmak anlayacağınız.
Yahu hiç mi sizin memleketinizi öne çıkaran tanıtımını yapan hediyelik eşyanız yok?
Bu ne aymazlık böyle?
Şampiyon sporculara utanmasalar Cin Ali kitaplarını hediye edecekler.
Burada duralım.
Kendi bölgelerinin tanıtımını değerlerini anlatan kitap vs. yerine batı klasiklerini veriyorlar.
Allah akıl versin emi.
Kültür müdürleriniz yok mu sizin?
Böyle mi yönlendiriliyorsunuz?
Olsa da sizin yanınızda sesi çıkmıyor anlaşılan.
Bu memleketin kültürel değerlerini hediye edin.
Bu sizin boynunun borcudur.
Eşantiyondan hediye üretmeye çalışan kafalara ne söylersen söyle.
Anlamazlar anlamıyorlar da...
Yalnız belediyeler değil.
Diğer kurumlarda böyle.
Bu konuda birkaç dakika düşünseniz aynı kanaate varacağımızdan kuşkum yoktur.
Hadi hayırlısı.