Sporcu ahlakı ve Profesyonellik
“Spor, yalnız beden yeteneğinin bir üstünlüğü sayılamaz. Anlayış ve zekâ, ahlak da bu işe yardım eder. Zekâ ve kavrayışı geri olan kuvvetliler; zekâ ve kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim. ”Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK.
Bu sözleri okuduktan sonra sahalara bakıyorum; zeki çevik ve ahlaklı olmak. Bu sözler ne kadar yaşanıyor?
Zekâsıyla sahalarda çok güzel oynayan oyun ve yetenek güzelliğini sahada yansıtan sporcularımız var. Zekâsıyla çevikliğini birleştirip oyunu kurallarına uygun ve gerekli oyun süslemeleriyle oynayan çok güzel sporcularımız var.
Peki, benim sıkıntım nedir? Neyi anlatmaya çalışıyorum? Esas konuya geldik; AHLAK.
Peki, AHLAK NEDİR?
Sözlük anlamı aşağıda ki gibidir.
Tamam, da sahada gereksiz çığlıklar atarak kendini yerlere atanlar, süre çalmak için yere yatıp kalkmayan sporcular, hakemi aldatmaya çalışanlar hatta tabiri caizse yutturanlar bu tanımların neresinde?
Sportmenlik kurallarına uymadan spor aleti yerine rakip oyunculara acımasızca tekme atanlar… Kural dışı hareketlerle oyun oynayanlar…
Artık tüm bunlar sözüm ona PROFESYONELLİK olarak görülüyor.
Peki, profesyonellik nedir?
Profesyonel kişiler, kişilik olarak tutarlı ve herkese öncülük eden insanlardır. Sergiledikleri davranışlar ile bütün iş arkadaşlarına örnek olurlar.
Uygulamada nasıl?
Bir sporcu eğer ki profesyonel olmuşsa parasını bu alanda kazanan evine ekmek götüren kimsedir. Kul hakkına riayet eden, sahada mesleğinin hakkını vererek seyircilere güzel görüntüler sunmaktır. Sahada yata yuvarlana süreden çalarak sahada izlemeye gelen seyircilerin hakkını yemektir bunun adı. Hakemleri aldatarak değil mücadele vererek oynamalıdır. Zira o seyirci çoluk çocuğunun rızkıyla bilet alıp zevkle izlemek için saha gelirken 90 dakikalık bir maçı en fazla yarım saat izleye biliyor. Ve pişmanlıkla evine dönüyor. Sorarım size bu mudur profesyonellik?
Bu durum sahada diğer görevli herkes için geçerlidir. Haksız karar veren ve sonuca etkisi olan hakemlerde bu gerçeğin içindedirler. Bir tarafa yatkın değil sadece ADALETLE maç yönetmektir işi.
Burada da ADALETLE bir maç yönetse emin olun kaybeden takım taraftarları bile durumun güzelliğini alkışlayacaktır. Profesyonellik NABZA GÖRE ŞERBET VERMEK değil herkesin ADALET DUYGUSUYLA hakkaniyetle işini yapmasıdır.
Bu bütün duyguların temeli ahlaktır. Aslı AHLAKTIR. Saygın olmanın temeli AHLAKTIR.
Bu sezonda bütün sporcular ve spor camiasının temel idolünün AHLAKLI VE GERÇEK PROFESYONEL olmalarını istiyor ve diliyorum.