Kırık kol yen içinde öylece kalsın diyorsanız bırakın kolu gövdenizi de tehlikeye atmış olursunuz.
Elbette kırılan kol yen içinde kalacak.
Kırıldı diye yere atılıp ezilmeyecek ya.
Ancak kırılan kolun tamir için yenden çıkarılması gerek.
Kırık kol yen içinde öylece kalsın diyorsanız bırakın kolu gövdenizi de tehlikeye atmış olursunuz.
Böyle düşünenler yenlerini kemik torbası mı sanıyorlar?
Kırık kolun acısı büyük olur.
Saklamaya gelmez.
"Kol kırılır yen içinde kalır" sözü elbette boşuna söylenmemiş.
Vardır bir hikmeti.
Söyleyenler devamını söyleselerdi yen içindeki kolun bir an evvel tedavisi için çıkarılmasını da eklerlerdi.
Öyle olsaydı o zamanda bu söz veciz söz olmazdı.
Veciz sözleri anlamak arif işidir.
Arife tarif gerekmediğine göre.
Konuyu haddinden fazla uzatarak anlatmak sözün özelliğini bozar.
Kısacası ikide bir kol kırılır yen içinde kalır diyenlere sormak gerekir;
Sizin hiç kolunuz kırıldı mı?
Kırılan kolunuzu yen içinde saklayabildiniz mi?
Aslolan basit ve bencilliklerle haddi aşarak kol kırmamaktır.
Buradaki koldan bir mecazi anlamda gönüldür.
Kırılan kemik kaynar da, kırılan gönül kaynamaz.
Anlaşıldı mı?