SINAV HEYECANINDA AİLE
Günümüzde sınav heyecanı denince, sadece sınava girecek öğrenci yada genci değil ailesini de konuya dahil etmek gerekiyor. Bazen sınava girecek genç rahat görünse de aileye bir bakıyoruz endişeli, tedirgin ve heyecanlı. Oysa onların bu halleri aslında fark etmeseler de çocuklarına yansıyor. Bu durumda genç relax ise aileyi sakinleştiriyor. Yok gençte zaten biraz heyecan varsa ailenin bu durumunda genç daha da heyecana ve strese sürükleniyor.
Tarihini tam hatırlamıyorum öğretmen arkadaşım anlatmıştı. Belki 5 yıl önce belki 8 yıl önce idi. Üniversite sınavına giren bir kız öğrenci sınav başladıktan 15-20 dk. sonra ağlamaya başlıyor. Sınav salon gözetmeni yanına gidip sakinleştirmeye çalışıyor. Fakat genç sesli ağlamaya devam ediyor. Salondaki öğrencilerinde dikkati dağılmaya başlayınca kurallar gereği salondan çıkıyorlar. Gözetmen okul idaresine genci getirip kendisi salona dönüyor. Okul idaresi dışarda bekleyen aileye haber veriyor ve baba geliyor. Kızını ağlarken gören baba 1 saat daha dayanamadın mı? diyor. Okul idaresinde bulunan yetkili bir taraftan öğrenciyi sakinleştirmeye çalışırken, babanın tepkisi üzerine birde baba ile kızının arasını düzeltecek cümleler bulmaya çalışıyor.
Yaşanan bu duruma genç adına beraber empati yapalım. Gencin sınav puanı hayal olmuş. Otomatik 1 yıl kayıp da. Daha da acısı kankaları belki sınavı kazanıp okullara gidip fotoğrafları sosyal medyada paylaşırken bu gencimiz hala sınava hazırlanmakla meşgul olacak. Bu genç için bundan daha büyük eziyet mi olur. Bunlar yetmemiş gibi baba 1 saat daha duramadın mı? diyerek gencin bakışıyla yerin dibine sokmuş rezil etmiş. Daha önemlisi her daim güvenmesi gereken babası, çocuğunu zor durumda yapayalnız bırakmıştır.
Baba bunu eminim ki kızını ezmek için yapmamıştır. Baba da bütün yıl çalıştın boşa gitti diye düşündüğü için böylesi empatiden uzak düşüncesizce bir cümle sarf etmiş olmalı. Ama önemsiz gibi görünen 1 cümlenin aslında çocuğuyla arasında koca bir dağ oluşturduğunu umarım sonra fark etmiştir.
Sınava giren genç zaten rahat görünse de heyecanlı olur. Bu çok normal bir durum. Çünkü onun geleceğini ilgilendiriyor. Bu durumda siz veliler büyüklüğünüzü olgunlukla süsleyip hoşgörü olarak çocuğunuza sunmalısınız. Kendi tedirginliklerinizi, heyecanınızı endişenizin üzerine kapatıp sınavın yaklaştığı bu dönemde güzel konulardan bahsedin. Sınavdan sonra ailecek yapacağınız faaliyetlerden yada çocuğunuzun nasıl rahat olacağından bahsedin. Ama asla tercihlerle ilgili onun istemediği yönde konuşmalara tartışmalara girmeyin. Sınavdan sonra her konu serbest. Fakat şimdi yeter ki gencin sınav heyecanını artıracak onu strese sürükleyecek tutum ve davranışlar sergilemeyim. Bu süreci yönetmek siz değerli velilere düşüyor.
BÜYÜKLÜĞÜNÜZÜ OLGUNLUKLA SÜSLEYİP HOŞGÖRÜ OLARAK ÇOCUĞUNUZA SUNMA ZAMANI
02/06/2018
Bilsen ŞAHİN
Eğitim Danışmanı Öğrenci Koçu