Nerede asayişle ilgili bir haber görsem içimden Samsun geçer.
Yine mi Samsun diyerek o haberi açmaya çalışırım.
Çoğu defada öyle çıkar.
Utanırım, kahrolurum, niye böyle diyerek sorular sorarım...
Kavga, trafik, yaralama...
Sanki Samsun kuralların ihlal edildiği bir şehir.
Asker uğurlamalarımız, düğün konvoylarımız hepsi sorun.
Gece yarılarına kadar atılan havai fişekler...
Sokak aralarında havalı kornalar.
Araçlarda yüksek sesli müzik...
Bu ne sorumsuzluk?
Bu ne aymazlık?
Ne oluyoruz?
Daha dün İlkadım Gazi Toki Toplu Konutlarının önündeki yolda asker uğurlama konvoyunun görüntüleri haberlere yansıdı.
Koskoca yolda konvoyu durdurup dakikalarca drift atma cesaretini gösterenlere şaşmamak elde değil.
Bu sırada hastane istikametine giden ambulans yol değiştirmek zorunda kalıyor.
Birilerinin eğlencesi bir başkasına eziyet çile oluyor.
Ki orası eğlence mekanı değil yoldur.
Yetkililer bu son olaydan sonra nasıl bir önlem almayı düşünüyorlar merak ediyorum.
Şimdi sormak gerek:
Bu şartlarda kim kime dum duma yaşanan Samsuna bir de kalkmış turist çağırıyorsunuz.
Bunları mı seyrettireceksiniz?
Yatırımcı bile huzur bulduğu güven duyduğu bölgeye gider orada yapar yatırımını.
Turiste üç günlük tatilini zehir mi ettireceksiniz.
Söyleyecek elbette çok şey var.
Anlayın işte.
Daha fazla konuşturmayın.
Samsuna yazık etmeyin.