Samsun’a heykeli yapılan Amazonlar kimdir?Samsuna heykeli yapılan Amazonlar kimdir?
Samsun’a heykeli yapılan Amazonlar kimdir?
Amazonlar (Yunanca: Ἀμαζόνες), klasik ve Yunan mitolojisinde tamamen kadın savaşçılardan oluşan tarihi bir ulus. Herodotos, Diodorus, Apollonius, Justinus, Pliny, Virgil, Aeschylus, Stephanos, Hesiod, Lysias, Pausanias gibi önemli tarihçiler, Temiskira’yı (Terme) Amazonların anayurdu olarak işaret eder. Amazonların, Sarmatya'nın Scythia ile sınır bölgesinde yaşadıkları ile ilgili verilerde doğruluk payı olsa da bunlar Anadolu Amazonlarının devamı olan Sarmatyanlardır. Amazonların öne çıkan kraliçeleri arasında Truva Savaşında yer alan Penthesilea ve kardeşi Hippolyta, Atlantislileri yenen ve İzmir'i kuran Myrina sayılabilir. Amazon savaşçılar genellikle Yunan savaşçılarla savaşırken resmedilmiştir. Helenistik ve Roma çağı tarihte Ön Asya'ya birçok Amazon saldırısından bahsedilir. Antik Çağda Amazonlar birçok tarihi kavimle ilişkilendirilmiştir. Günümüzde amazon ismi genel olarak kadın savaşçı ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır.
Amazon kadınlarının neden erkeklerden nefret ettiklerine dair iki söylence vardır. Birine göre erkekler civar topluluklara yaptıkları akınlar sırasında pusuya düşürülmüş ve öldürülmüştür. Bunun üzerine kadınlar silahlanmıştır. Bir başka söylenceye göre ise Amazonların köle olarak kullandığı erkekler Anadolu'da Zeus adında erkek bir baştanrının ortaya çıktığını duyar ve bununla böbürlenmeye başlarlar. Öfkelenen Amazonlar o gece bütün erkekleri öldürür, çocukları ise sakat bırakırlar. Öldürdükleri erkeklerin cinsel organlarını anatanrıçaya sunan Amazonlar ülkelerine erkeklerin girmesini yasaklar.
Amazon kelimesinin ne anlama geldiği ile ilgili açıklamaların çoğunun ortak noktası aykırılıktır. Amazon kelimesinin memesiz anlamına geldiği en fazla kabul edilen görüştür. Klasik Yunancada etimolojik olarak mazos memesiz anlamındadır. Bizanslı Methodios onların, insanların beslenmesine uygun olarak beslenmedikleri vurgusunu yaparken beslenme konusundaki aykırılıklarını öne çıkarır. Onlar ekmek (maza) yemeyip kertenkele ya da yılan yerler. Onlar anandros (erkeksiz yaşayan), stryganor (erkek avcısı), androdamas (erkeğin sahibi), kreobotos (erkeksiz yaşayan), kreobotos (et yiyen), deineira (erkek katili) ve oirpatadır (erkek öldüren). Bütün bunlar ataerkinin adlandırmaları olsa da aykırılık vurgusu ön plandadır. Aslında Kafkas Amazonları için yapılan Sarmatyan tanımlaması da bir başka aykırılığa işaret eder. Onlar kertenkele suyuyla bebeklerini beslediklerine göre “sauros” kökünden türetilmiş bir ismi hak ederler. Onlar “a-massein”dir (yaklaşılamaz kadın). Ataerkil Grekler bu kadınları barbarlar sınıfına koyarak dışlarlar. Bu dışlanmışlık, Amazon kelimesinin anlamının merkezinde bulunan aykırılık ile uyum içindedir. Amazon kelimesinin Farsça, savaşçılar anlamına gelen hamazan kelimesinden türediğini söyleyenler de vardır. Yaygın inanışa göre Amazonların rahat yay ve mızrak kullanabilmek için sağ memelerini kestikleri veya yaktıkları söylenir. Dönemsel sanat eserlerinde buna dair bir delil bulunmamaktadır. Amazonlar iki memeleri de mevcut olarak resmedilmiştir, sağ meme ise çoğunlukla kapalıdır.
Yunan mitolojisinde Amazonlar
Amazonların Pontus bölgesinde yaşadıkları söylenir, bölge günümüzde Türkiye sınırları içinde Karadeniz kıyısındadır. Burada kraliçeleri Hippolyta önderliğinde bağımsız bir krallık kurarlar. Amazonların birçok kenti kurdukları iddia edilir, bunlar arasında Ephesus, Sinope, Paphos ve Smyrna sayılabilir. Ünlü tarihçi Herodot Amazonları erkekleri öldürenler anlamına gelen androktones olarak tanımlamaktadır. İskit dilinde de kendilerine oiorpata denmektedir. Bazı efsanelere göre Amazonların erkeklerle cinsel ilişkiye girmesi kesinlikle yasaktı ve Amazon bölgesinde erkekler yaşayamazdı. Ancak soylarının devamı için Amazonlar komşu kabile Gargareanları yılda bir kez ziyaret ederler, doğan çocuklardan erkek olanlar ya babalarına gönderilir ya da öldürülürdü. Kız çocuklar annelerince büyütülür ve tarım, avcılık, savaşçılık konularında yetiştirilirlerdi. Amazonlar eski çağlarda Lycia'yı işgal etmişler ancak Bellerophon tarafından yenilmiştir. İlyada'da yazıldığına göre Amazon kraliçesi Penthesilea, Aşil tarafından öldürülür. Amazonların Tuna Nehri üzerindeki Leuke adasına sefer düzenlediği iddia edilir. Seferin amacı Aşil'in küllerine sahip olmaktır. Amazonlar adaya ayak bastıklarında Aşil'in hayaleti belirmiş ve savaşçıları adadan kovmuştur. İnanışa göre Romalı komutan Pompei, ezeli düşmanı Pontus kralı VI. Mithridates’in ordusunda bu söylentiye şahit olmuştur. Amazonlar Büyük İskender zamanında da tarih sahnesine çıkarlar. Büyük İskender tarihçilerinden bazıları Amazon Kraliçesi Thalestris'in kendisini ziyaret edip ondan bir çocuk sahibi olduğunu yazmıştır. Ancak Büyük İskender'in diğer tarihçilerinden birkaçı ve en güvenilir ikincil kaynağı Plutarch iddiayı yalanlar. Plutarch yazılarında İskender'in ikincil deniz komutanı Onesicritus'un Büyük İskender biyografisinden Amazon pasajını İskender ile birlikte keşif gezisine katılmış olan Trakyalı kral Lysimachus'a okuduğu bir andan bahseder: Kral ona gülümsedi ve dedi ki "Peki ben neredeydim o zaman?"
Eski Yunan kentlerinde çok sayıda Amazon anıt mezarı bulunmuştur. Megara, Atina, Chaeronea, Halkis, Teselya gibi kentlerde amazonlara ait heykeller ve anıt mezarlar vardır. Hatta Efes'teki Yunan bakirelerin yılda bir kez Amazonlara ithafen silahlar kuşanarak özel bir dans sergiledikleri anlatılır.
Sanatta Amazonlar
Özellikle sanat alanında Amazonlarla antik Yunan kavimler arasındaki savaşlara çok yer verilmiştir. Şüpheli olan varlıklarına bir kez inanıldıktan sonra dönemlere göre resmedilişleri değişmiştir. İlk zamanlarda Yunan savaşçılarına benzetilen Amazonlar sonradan Pers etkisiyle resmedilmişlerdir.[7] Antik Yunanlar sosyopolitik sistemleri gereği kadınların alt konumuna işaret etmek için Amazonları olumsuz örnek olarak gösterme çabasında olmuşlardır. Bu sanat eserleri bu sanatçıların fantezilerini yansıtırlar. Antik Yunan fizyonomisinin özellikleri bu yorumlarda yer alır. Amazonomachy olarak adlandırılan vazo boyama sanatının bir başka ilginç tarafı cinsiyetler arası çatışmanın ilk örnekleri olmasıdır. Antik Yunan medeniyeti haddini aşan ve kötü örnek olan bu savaşçı kadınları bu eserlerde genellikle yenilgiye uğramış ve kötü durumda yorumlamışlardır. Bu eserlerde Amazonların en tartışmalı yönlerinden birisi olan memeyle ilgili farklı yorumlar vardır. Bu eserler incelenmeye değer olmasına rağmen yazılı belgelerden ayrı tutulması gerekli olan ikincil belgelerdir.