SAMSUN VE ÜNİVERSİTE

Rektör Prof. Dr. Hüseyin Akan'ın son döneminde nasıl bir rektör olmalı diye bir yazı yazmıştım.

Göreve gelmeden önce vaadedilenleri çoğunuz biliyorsunuzdur.

Yalnız Üniversitelerde değil hayatın genelinde var bu.

Göreve geldikleri takdirde geldikleri yeri Cennet köşelerinden bir yer yapacaklar sanırsınız.

Her birinin elinde Alaaddinin sihirli lambası var sanki...

Geldikten sonra görüp göreceğiniz yer protokollerdir.

Çünkü sistem onları da yutmuş hipnotize etmiştir.

Bu hipnozdan uyandıkları an kaybettikleri andır.

Kaybedince öyle munis öyle masum olurlar ki...

İşin kaderi bu.

Peki göreve geldiklerinde söylediklerinin kaçta kaçını yerine getirebildiler?

...........................

Bundan dolayı diyorum ki lafı bir kenara koyun icraata bakın.

Ardınızdan derin yazılar yazılabiliyor mu?

Yetmez kitaplara geçebiliyor musunuz?

Peki sizi ne ile hatırlayacaklar?

Demek ki...

Samsun Üniversite ile buluşacak deniyor ya...

Doğrudur.

Biz Profesörleri 4-5 yılda bir siyasi partilerden aday adayı olunca halkla buluştukları zaman görebiliyoruz.

İkincisi de görev alamadıkları için mağdur olduklarını söyleyip bir vesile ile halka şikayette bulundukları vakit...

Var mı ötesi?

Bana da söyleyin ben de bileyim.

Ha içlerinde bir kaç istisna var o ayrı...

Makama gelince ne dava adamlığı kalıyor ne görev adamlığı...

Kaç kere STK'ları yazarları fikir adamlarını düşünce üreten kimseleri dinlemişlerdir?

Bir kere şu Akademisyen (Her şeyi bilirim) havasını bir kenara bırakmalılar.

Vatandaşı avam görmekten vazgeçmeliler.

Ve asla siyaseti düşünmemeliler.

Yoksa pazarlık usulü ile kurulan köprüler erken yıkılıyor bilesiniz.

Her ne ise...

Ben Samsunlulara iki adet üniversitesi olduğunu hatırlatacak Rektörler istiyorum.

Yeni Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal Hoca OMÜ'ye yeni bir nefes ve çizgi getireceğini ifade etmiş.

Umarım öyle olur.

Hayırlısını diliyorum.

İnşallah.