Gaziantep'te hasta yakını tarafından bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybeden Dr. Ersin Arslan'a yapılan saldırıyı kınayarak sözlerine başlayan Genel Başkan Metin Memiş, devletin çalışanının can güvenliğini sağlamak zorunda olduğunu ifade ederek
Memur-Sen olarak geçen sene toplu görüşmeyi, toplu sözleşme tadında kazanımlara dönüştürdüklerini ve "Artık toplu sözleşme olmazsa olmazımızdır" dediklerini hatırlatan Genel Başkan Metin Memiş, bunu söyledikleri zaman ideolojik takıntılarına yenik düşen sendikaların masayı terk ettiklerini belirtti.
Toplu sözleşme sürecinin yaklaştığı bugünlerde Maliye Bakanı Mehmet
Şimşek'in verdiği demeçlerde memurlara karşı talihsiz açıklamalarda
bulunduğunu kaydeden Memiş, Bakan Şimşek'in ‘toplu görüşme' kültüründen
kurtulması gerektiğini söyledi.
Memur maaş zamlarını vatandaşın üzerinden yapıyoruz demenin hiçbir
mantığı olmadığını dile getiren Memiş ‘bu ülkenin kazanımları çalışanı
ve emeklisi ile elde edilir' diyerek, bu yaklaşımla milletvekili maaş
zamlarının anlamsız yere yeniden tartışmaya açılmış olacağını belirtti.
MEYDANLARA ÇIKACAĞIZ
Maliye Bakanlığı'nın anlamsız tartışmalar yerine emeğin hakkını ödemek için mesai harcaması gerektiğini ifade eden Memiş sözlerinin şöyle sürdürdü: "Maliye Bakanlığı'nın durumdan vazife çıkarmasını değil, vazifesini yapmasını istiyoruz. Maliye Bakanlığı, emeğin hakkını vermek için çalışma yapmalıdır. Maliye Bakanlığı, hesabını sadece masa başında hesap makinesi ile değil, sahadan gelen talepleri dinleyerek ve anlayarak yapmalıdır. Eğer memurun sesine kulak verilmezse, "Ben yaptım oldu" mantığı ile önceden tasarlananlar dayatılmaya çalışılırsa, açık ve net söylüyoruz; Memur-Sen olarak da Sağlık-Sen olarak da meydanları ısıtmaya hazırız."
Yoğun katılımın olduğu eylemde sağlık çalışanları "Döner sermaye emikliliğe yansıtılsın" ve "Sağlıkta şiddete sıfır tolerans istiyoruz" yazılı dövizler taşıyarak, "Sağlıkta şiddete hayır" ve "Sadaka değil hakkımızı isteriz" sloganları attı. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının taleplerinin yazılı olduğu serumlardan "Maliye Bakanlığı"nın düğümünü temsili olarak çözen Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, Sağlık-Sen'in toplu sözleşme taleplerini şu şekilde açıkladı:
• Sağlık Bakanlığı ve Üniversite hastanelerinde döner sermaye gelirleri
emekliliğe yansıtılmamaktadır. Döner sermaye gelirleri emekliliğe
yansıtılmalıdır.
• Döner sermayeden ödenen ek ödeme de gelir vergisinden muaf tutulmalıdır.
• Diğer kurumlarda çalışan tüm personel ek ödemelerini her ayın 15'inde maaşları ile birlikte almaktadır. Oysaki sağlık çalışanları maaşlarından en az 15-20 gün sonra döner sermayelerini alabilmektedir. Sağlık çalışanları her ayın 15'inde ek ödeme kadar olan tutarı maaşları ile birlikte almalıdır.
• Hastanelerde döner sermaye geliri ne kadar fazla olursa olsun, mevcut
düzenleme gereği personele kurum gelirinin en fazla % 50'si
ödenmektedir. Bir çok kurum bu oranın altında döner sermaye dağıtarak
kalan kısmı personelin hakkı olmasına rağmen kurum giderleri için
kullanmaktadır. Bu adaletsiz ve keyfi duruma son verilmelidir.
Kurumların personelin aleyhine olan bu inisiyatifi ortadan
kaldırılmalıdır. Döner sermaye gelirlerinden asgari %50'si personele
dağıtılmalıdır.
• Sözleşmeli, geçici, aile hekimi veya aile sağlığı çalışanlarından
halen damga vergisi alınmaktadır. Hizmet sözleşmeleri damga vergisinden
muaf tutulmalıdır.
• Sağlık hizmetlerinde nöbet ücretleri 2 katına çıkarılmalıdır.
Bayramlarda ve resmi tatillerde tutulan nöbetler de dahil nöbet
ücretleri 2 katı olarak ödenmelidir.
• Sözleşmeli personelin kadroya geçiş işlemleri yapılırken ücretleri genel bütçeden ödenenler genel bütçe kadrolarına, ücretleri döner sermayeden ödenenler, döner sermaye kadrolarına geçirilmişlerdir. Döner sermaye kadrolu personel tayinlerinde ve ücret ödemelerinde sıkıntı yaşanmaktadır. Bu nedenle döner sermaye kadrosundaki personelin tamamının genel bütçeye geçirilmesi gerekmektedir.
• Aile hekimliğinde çalışan personelin ücretlerinin tamamı emekliliklerine yansıtılmalıdır.
• Lise mezunu sağlık çalışanlarına örgün ve uzaktan eğitimin bir arada verildiği karma öğretim lisans programı açılmalı ve lisans tamamlama programlarının kapsamı genişletilmelidir.
• Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına yıpranma payı verilmelidir. Çalışma sürelerinin her 360 günü için 90 gün fiilî hizmet süresi zammı olarak eklenmesi gerekmektedir.
• Kesintisiz hizmet veren sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının çocukları için 24 saat açık olan kreşler faaliyete geçirilmelidir. Bu sayede çalışanların iş motivasyonları artacaktır. Ayrıca, bayan memurlarımızın 0-6 yaş arasındaki çocukları için çalıştığı kurumda kreş olması ücretsiz doğum iznine ayrılma gereksinimini ortadan kaldıracak veya süresini kısaltmasını sağlayacaktır.
• Hizmet kolumuza bağlı tüm kurum ve kuruluşlarda görev yapan kamu görevlilerinin görevde yükselme ve unvan değiştirmelerinin sağlanması için, boşalan kadrolar göz önüne alınarak her yıl düzenli sınav yapılmalıdır.
Sağlık Bakanlığı çalışanlarının mesai saatlerinin belirsizliği en önemli sorunlardandır. Diğer kamu çalışanlarından farklı olarak daha önce yıllardır günde 9 saat çalıştırılan, tam gün yasasındaki resmi düzenleme ile haftalık 8 saate indirildiği söylenen mesai saatleri, halen ve fiilen 9 saat olarak uygulanmaya devam edilmektedir. Sağlık kurumlarında çalışanların dinlenmesine uygun alt yapılar olmadığı gibi iş yoğunluğu da öğle tatiline imkan tanınmamaktadır. Personel her gün 1 saat fazla çalıştırılmaktadır. Fazla çalıştırılan personele bu çalışmaları karşılığında da izin veya ücret verilmemektedir.
• Aynı yerde çalışıp ve aynı işi yaptığı halde sözleşmeli olan personel ücetsiz yemek hakkından faydalanamamaktadır. Sözleşmeli olan tüm personel ücretsiz yemek hakkından faydalandırılmalıdır. Ayrıca çalıştıkları yerde yemek servisi olmayan çalışanlar da nakdi yiyecek yardımı almalıdır.
• Tüm hekim ve hekim dışı personel zorunlu mesleki mali sorumluluk sigortası kapsamına alınmalıdır. Ayrıca sigorta primlerinin tamamı da kurum tarafından karşılanmalıdır.
• Sağlık Bakanlığında görev yapan kadrolu personel ile sözleşmeli personel farklı atama ve nakil yönetmeliklerine tabidir. Sözleşmeli personel, kadrolu personelin sahip olduğu birçok hakka sahip değildir. Bu karışıklığın ve haksızlığın giderilmesi için Sağlık Bakanlığında görev yapan personelin tamamı Sağlık Bakanlığı Atama ve Nakil Yönetmeliğine tabi olmalıdır.
• Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında görev yapan öğretmenlere ek ders ücreti ödenmektedir. Ancak öğretmenlere ödenen bu ek ders ücretleri, yöneticilik kadrolarına vekâlet etmeleri halinde kesilmektedir. İdarecilik görevini yüklenen öğretmenleri cezalandırma niteliği taşıyan bu uygulamaya son verilmelidir. Vekâleten idarecilik yapan öğretmenlere haftalık 15 saat ek ders ücretinin ödenmesine devam edilmelidir.
• Yılın tamamında çalıştırılmayan ve bizzat devlet tarafından mağdur edilen 4/C'li personel istihdamına son verilmelidir. 4/C'li personel kadroya alınmalıdır.
• 4/C'li personel kadroya geçirilinceye kadar döner sermayeden faydalandırılmalıdır.