Hasan Sancak emekli olduğu 2000'li günlerde bir rüya görür. Rüyasında susamıştır. Büyük hışımla kalkar buzdolabının kapağını açar ve içerisinde bir şey sonra bilgisayarını açar bilgisayarda gördüğü yiyecekleri yer...bulamaz...Sabah olduğunda ilk işi notere gidip bu rüyayı reklam firmasına pazarlamak için tasdik ettirmek olur. Alaçam noterliğinin tasdik etmediği rüyayı Bafra Noteri tasdik eder. Daha sonra televizyonlarda bu senaryoya benzer bir reklamın Coca Cola firması tarafından reklam olarak gösterime girdiğini görür. Firmaya benim rüyamın senaryosunu çaldınız tazminat vermelisiniz der. Firma bu teklifi geri çevirir. Sancak daha sonra rüyamdaki senaryoyu intihal ettiler diyerek firmayı mahkemeye verir. Bununla da kalmaz Medya kuruluşlarını dolaşır. Onlarca haber yapılmasını sağlar. Şehre gelen siyasilerin önünü keser rüyamı çaldılar yardım istiyorum diyerek derdini anlatır. Ankara'lara gider. Mahkeme reddettikçe o tekrar mahkemeye verir. Bu işin sonu yoktur. Gecesini gündüzünü bu işe ayıran Sancak şikayetini çeşitli ortamlarda sürdürmeye devam eder.
GECE RÜYASINI GÖRÜYOR GÜNDÜZ SENARYOSUNU YAZIYOR
ON YILI AŞKIN SÜREDİR ARALIKSIZ DEVAM EDEN MÜCADELE
Böylece aradan 15 yılı aşkın bir süre geçer. Rüyasını çaldıklarını şikayet ettiği kurumlar mahkemeler siyasiler bıkar usanır fakat Sancak usanmaz.
Mücadelemi ölünceye kadar sürdüreceğim der. Aşık Şair Hasan Sancak Mahlasıyla şiirde yazan Sancak hala çalınan rüyasının peşinden gitmeye devam etmektedir.
Hasan Sancağın sürdürdüğü bu durum dünya'da bir ilk olma özelliği de taşımaktadır.
İŞTE O VİDEO