1889 yılında Şamda çekilmiş gerçek bir fotoğraftır. Samir, Hristiyan bir cüce idi, onu sırtında taşıyan Muhammed ise Müslüman idi.
MUHTEŞEM BİR HAYAT HİKAYESİ
1889 yılında Şamda çekilmiş gerçek bir fotoğraftır.
Samir, Hristiyan bir cüce idi, onu sırtında taşıyan Muhammed ise Müslüman idi.
Samir, Şam sokaklarında dolaşabilmek için Muhammede bağlıydı. Kör bir insan olan Muhammed de sokaklarda ilerlerken, çukurlara ve engellere karşı kendisini uyaracak Samire bağlıydı. Biri görüyor, öteki yürüyordu!
Birbirlerini tamamlıyorlardı ve hayatın acımasızlığını böylece karşılıyorlardı! Kör bir Müslüman ve sakat bir Hristiyan
Aynı odayı paylaşıyorlar, aynı iş yerinde çalışıyorlardı. Samir, Şamda eski şehirde kahvelerden birinde öyküler anlatıyordu Muhammed de kahvenin yanına park ettiği arabacığında hummus satmaktaydı.
Sonra Samir vefat etti. Bu Hristiyanın ölümü üzerine Muhammed bir hafta süreyle odasına kapanıp ağladı İki haftanın sonunda onu üzüntüsünden odasında tek başına ölmüş vaziyette buldular
Din, dil, ırk gözetmeksizin, barış ve huzur içinde yaşam , Devlet-i Âli Osmaniyede mümkündü. Osmanlı gitti, bütün eski topraklarında vahşet, terör, kan, revan hiç bitmiyor .
Ama HUZUR bitti..
Çok Güzel bir hayat hikayesi cidden çok etkilendim