KONFERANS KÜLTÜRÜMÜZÜ KAYBEDİYOR MUYUZ?

SEÇME YAZILARHaber Girişi : 21 Nisan 2019 12:52
KONFERANS KÜLTÜRÜMÜZÜ KAYBEDİYOR MUYUZ?
Hitabet başlı başına bir sanattır.Denilir ki iki türlü hatip vardır.Birincisi: Konuşması sona erdiğinde dinleyenlerinden bol alkış alır.İkincisi: Konuşması sona erdiğinde dinleyenleri birbirlerine bakar ve şimdi ne yapacağız sorusunu sorarlar.

KONFERANS KÜLTÜRÜMÜZÜ KAYBEDİYOR MUYUZ?


AHMET SEVEN


Hitabet başlı başına bir sanattır.

Denilir ki iki türlü hatip vardır.

Birincisi: Konuşması sona erdiğinde dinleyenlerinden bol alkış alır.

İkincisi: Konuşması sona erdiğinde dinleyenleri birbirlerine bakar ve şimdi ne yapacağız sorusunu sorarlar.

Gerçek hatip işte bu ikincisidir?

Dinleyicisinden alkış alma beklentisi yoktur.

Onun görevi dinleyenlerini uyarmak harekete geçirmek ve soru sormalarını sağlamaktır.

Bilgi uyutmaz, uyandırır.

Bilgi büyülemez gerçeklerle yüzleştirir.

Son yıllarda konferans kültüründe ciddi bir kayıp yaşanıyor.

Katılımcı sayısı yetersiz olduğu gibi ilgisizlikleri de konuşmacının şevk ve heyecanını kırıyor.

Buna artık insanımız konferansa ilgi göstermiyor, salonlarda uyuyor şeklinde mazeretle geçiştirmeye kalkışmak dinleyenlere haksızlık olur.

Dinleyicilerin arasına özel olarak yerleştirilen alkış ekibini kurtarıcı olarak görmenin artık faydası yok. 

Hatta salonu özel getirilen dinleyicilerle dolu göstermenin bir değeri kalmadı.

Konuşmanın sonuna kadar dinleyenlerinin heyecanlarını muhafaza etmek konudan koparmamak hatibin görevidir.

İnsanlar sevdikleri yiyeceği sonuna kadar yani doyuncaya kadar yerler.

Ayrıca severek yenilen yemeğin hazmı da kolay olur.

Bilgi de bundan farklı değildir.

O özenle kurulmuş bir sofra gibidir.

Eğer salonlarda dinleyenler konudan kopuyor ve rehavete kapılıyorlarsa bunun sorumluluğu kuşkusuz hatibe aittir.

Etkileyici bir hatip salonda bulunanların ilgisini çekmeyen konularda bile onları etki alanına çekmesini bilir.

Kullandığı kelimeler, kurduğu cümleler tavrı usul ve üslubu ile konuşmasının ardında sürükler.

Son yıllarda konuşmaların değeri aldığı alkışla ölçülmeye başlandı.

Çok alkışlanan başaralı kabul ediliyor.

Hâlbuki durum bundan çok farklı.

Dinleyiciler hatibin konuşması bitse de bir an evvel salonu terk etsek yerine keşke biraz daha devam etse diye düşünmelidir.

Konuşma sona erdiğinde dinleyenler hatipten evvel salonu terk etmeye başlıyorsa burada bir eksiklik var demektir.

Eğer itiraf etmek gerekirse günümüzde ; İyi dinleyicilerden evvel iyi hatiplere ihtiyacımız vardır. 

Etiketler : AHMET SEVEN
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.