Son yıllarda TV ekranlarına bir kene gibi yapışıp renkli görüntüleriyle izleyicinin karşına çıkan birçok programın öyle göründüğü gibi masum olmadığı görülüyor.
AHLAKI DEJENERE EDİYORLAR
Son yıllarda TV ekranlarına bir kene gibi yapışıp renkli görüntüleriyle izleyicinin karşına çıkan birçok programın öyle göründüğü gibi masum olmadığı görülüyor.
Özellikle evlilik programları milletimizi binlerce yıldır ayakta tutmaya çalışan güçlü aile mefhumunu hafife alarak dejenere ettiği gözlerden kaçmıyor. İlk bakışta her ne kadar masum görünse de zamanla birçok bağı zayıflattığı görülüyor. Birbirleriyle karşılaşan partnerlerin birkaç saat içerisinde yıldırım aşkına tutuldukları izlenirken yine aynı partnerlerin tam tersine yıldırım öfkesiyle birbirlerine düşman olduklarına şahit olabiliyorsunuz. Bunun da başta aşk ve sevgi gibi iki duyguyu hiçe sayıp tehdit ettiği görülüyor. Milyonların karşısında erdem şahsiyet kişilik gibi kavramlar ayaklar altına alınıyor. Kişiler gözyaşlarının içerisine yalanları karıştırıp sahte kimlik sahibi olabiliyorlar.
EDEP HAYA AYAKLAR ALTINDA
OSMANLIYI YIKMA PLANLARI
Osmanlıyı yıkma planları içerisinde yer alan Müslümanların aile bağlarını gevşeteceksiniz. Aile mefhumu ortadan kalkmadıkça onlara karşı başarılı olamazsınız maddesi böylece uygulamaya geçirilmiş bulunuyor. İzdivaç programlarının senaryosu tamamen dış menşeli. Yine iyi bir televizyon izleyicisi bugün Türk Televizyonlarında yayınlanan çok sayıda programın kopyala yapıştır tekniğinden farksız olarak batı Tv kanallarından aktardığını anlamakta güçlük çekmiyor.
TAM BİR REZALET
Bunu ekranlarda vatandaşın sempatisini kazanmış sunucular eliyle yaptırmakta oyunun bir başka versiyonu. Evlilik programlarında birbirleriyle tanışıp evlenen çok az sayıda kişilerin aradan bir iki ay gibi kısa zaman içerisinde boşanıp ayrılmaları ise gizli tutuluyor. Bunlar ekranlara yansıtılmıyor. Eğer bu programlara katılım beklenen ölçüde sağlanamazsa bu defa ödül koyarak partner aranıyor.
PROJE DIŞARIDAN
Öyle ya da böyle bazı hususlar işin ayrıntısı olsa bile işin aslı Türk aile ocağının içine incir ağacı dikmekten başka bir şey değildir. Bir atasözü 'sel duvarı ayağını öperek yıkar' der. Doğrusu Türk aile yapısı da ekranlarda seyircinin gözü boyanarak onlara masum görünerek yıkılmaya çalışılıyor. Bu durumu daha net görebilmenin bir yolu da geçmişe bakmaktan geçiyor. Daha beş on yıl öncesiyle kıyaslayacak olursanız bugün geldiğimiz nokta içler acısıdır. Evlilik programlarının yayın hayatına girmesiyle boşanmalarda yaşanan sayı artmış adliye koridorları sorunlu çiftlerle dolup taşmıştır. Avukatların en sık karşılaştığı sorun yine aile sorunları ve davalar boşanma davaları olmaktadır.
Ayrıca en RTÜK'e şikâyet edilen programların başını da izdivaç programlarının çektiği biliniyor.