İçişleri Bakanlığı'ndan alındıktan sonra Ordu Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı da reddedilen İdris Naim Şahin, şimdi CHP adayları için çalışıyor.
"TEK PARTİNİN VARLIĞI TEHDİTTİR, ŞU GÜNLERDEKİ GİBİ"
Eski bakan İdris Naim Şahin, hemşehrisi olan CHP' nin Çekmeköy Belediye Başkan Adayı Seyfettin Yıldırım'ın Mutluluk Düğün Salonu' nda düzenlediği kahvaltıya katıldı. Burada bir konuşma yapan Şahin, "Bu buluşmamız, şüphesiz önümüzdeki haftanın bugününde ülke olarak idrak edeceğimiz bir yerel seçimin öncesinde bir hasbihalde bulunmak amacıyla düzenlenmiş bir buluşma. Bunun başka adını ve anlamını koymaya çalışmak, gerçekten biraz uzaklaşma gayreti olarak değerlendirilir ister istemez. Bizim derdimiz bir siyasi parti derdi değil. Siyasi partilere saygı duyuyoruz, varlıklarından onur ve gurur duyuyoruz. İyi ki varlar. Çünkü bir parti her zaman tehlikedir. Nitekim o tehlikeyi hele hele en güçlü parti olduğu zaman o tehlikenin varlığını şu günlerde de sıcağı sıcağına ne yazık ki yaşıyoruz" dedi.
"NİÇİN İSTİFA ETTİĞİMİ BANA SORMANIZA HİÇ GEREK YOK"
Partisinden istifa etmek durumunda kaldığını ve bugün bir partisi olmadığını kaydeden Şahin, "Partimden istifa etmek durumunda kaldım. Niçin istifa ettiğimin gerekçelerine girmek istemiyorum ama benim niçin istifa ettiğimi azıcık merak edenler varsa bana sormanıza hiç gerek olmadığını da düşünüyorum. Keşke bu kadar olmasaydı. Benim anlatmak durumunda kalsaydım ama bütün bu sıkıntıları bu ülke yaşamasaydı. Ben ayrılmış, yanlış yapmış konumunda olsaydım keşke ama ülke hakikaten iyi yönetilebilir konumunda olsaydı. Bunu gönülden arzu ederim, ederdim" şeklinde konuştu.
"AYRILDIĞINDA PİŞMAN, BİR ARAYA GELDİĞİNDE MAHCUP OLMA"
Şahin konuşmasını şöyle sürdürdü: "'Dostunu, sevdiğini öyle sev ki, öyle öv ki yarın onunla ilişkilerin bozulabilir. Bozulduğu zaman pişman olmayasın. Karşına aldığınla aranın bozuk olduğu kişiyle öyle bir ilişki içinde ol, öyle bir söz söyle ki yarın onunla bir araya gelir, el sıkışır, dost olabilirsin. Olduğun zaman mahcup olmayasın. Ayrıldığın zaman pişman olmayacak, bir araya geldiğinde de mahcup olmayacağın üslupla birbirine hitap et, ilişkini öyle yap' der Peygamber efendimiz. Ben bunu bugün buradan söylüyorum ve özellikle söylüyorum. Zira meydanlardan bir cezbe havası var. Yani bir heyecana kapılmışlık var. Ağızdan çıkanı maalesef kulaklar duyamamaktadır. Bu kadar cezbeye gelmeye gerek yok. Ancak Allah aşkı insanları bu kadar cezbeye getirirse makul görülebilir, mazur görülebilir ve anlaşılır. Bu cezbeden kurtulmak lazım, normale gelmek lazım".
22 bin kilometre karelik Osmanlı İmparatorluğu'nun Türkiye Cumhuriyeti'ne dönüşümünün bir dünya projesi olduğunu anlatan Şahin, "Biz bu topraklarda bir kez dağılmayı yaşadık, acıyı yaşadık. 1912'den 1922'ye kadar 10 yıl savaşarak yaşadık. 100 binleri verdik, toplasak milyonu geçen şühedamızı yer altına emanet ettik. Ağır bedeller ödeyerek Türkiye CumhuriyetiDevleti'ni kurdu dedelerimiz. O günün şartlarında ve savaşların sonunda. Siyaset dünyasında Kurtuluş Savaşı, İstiklal Savaşı tabiri olmaz. İstiklal Savaşı olabilmesi için hakikaten bu milletin topyekun Allah korusun bir savaşa girmesi gerekir. Kurtuluş Savaşı bu memlekete göz dikenlere karşı verilir, bu memleketin düşmanlarına karşı verilir. Kurtuluş Savaşı kendi içinde verilmez. Kendi içinde fikir savaşı olur, proje savaşı olur, memleket sevgisinin savaşlı olur" dedi.
Şahin konuşmasını, "Demokratik bir hukuk devleti olarak inşallah 30 Mart 2014 tarihinde herkesin, her yerde bir yerel seçim yapıldığının farkında olarak ve bunun bir genel seçim olmadığını bilerek hareket edeceğini biliyorum" şeklinde tamamladı.