Camiler ve Hoparlör Sistemi

Elimizde sesimizi duyurabilmek için hoparlörümüz yok.

Olmasa da sesimizi duyurabilmenin yolunu arayacağız.

Zira vatandaş çarşıda pazarda seslendirdiği, şikâyetini ilgili mercilere taşıdığı halde bugüne kadar bir çözüm bulunamayışı bunu gösteriyor.

İl Müftülüğü bu sesi duyar mı duymaz mı bilemem.

Fakat biz yine de yazalım.

Camilerde hoparlörün volümesini sonuna kadar açıp üstüne bir de İmam-Hatibin ve Müezzinin sesini avazı çıktığı kadar bağırarak görevini yapmaya çalıştığı! Ses kirliliğinin ayyuka çıktığını söylemek istiyorum.

Cami cemaati bu durumdan şikâyetçi.

Ben de şikâyetçiyim.

20-30 kişilik cemaate adeta meydan mitinglerinde olduğu gibi bağırırcasına ses yükselterek hareket edilmesine bir anlam vermek çok güç.

Normal vakitlerde yani Cuma namazı dışında üç-beş kişilik cemaate bile hoparlör kullanılarak namaz kıldırılması, müezzinlik yapılması eziyetten başka bir şey değildir.

Birçok kişiden bu sebeplerden dolayı camiye gitmek istemediğini duyunca üzüldüm.

Durumun müftülüklere bildirilmesinin de bir işe yaramadığını öğrendim.

Sahi bu duruma çözüm getiremeyen Müftülükler ne yapar?

Görevleri Hac ve Umre organizasyonlarından ibaret midir?

Camileri miting alanına çevirip namaz kılmak için gelenlere hoparlörle eziyet verenlere ne zaman dur diyeceksiniz?

Üstelik herkesin kafasına göre yaptırdığı sağlıksız ses sistemlerine nasıl önlem alacaksınız.

Merak ediyorum.