Avrupa Tarihi çalışmalarımız "Büyük Hesaplaşmadan Önce Krizler Balkan Krizi" Balkanlarda Fransız Devriminden hemen sonra Yunanistanin 1829, ardından Sırbistan, Karadağ ve Romanyanın 1878 bağımsızlığına kavuşması dengeleri alt üst etmişti.
Bu süreç boyunca devletlerin arzuları, Rusyanın Panslavist politikası ve Avusturya-Macaristanım yayılma isteği, Balkan coğrafyasının gerilmesine yol açmıştır. Bulgaristanın bağımsızlığını ilan etmesi (1908) bu gerilimi arttıran unsurlardan biri olmuştur.
Bu Balkan devletlerinden her biri Makedonya bölgesi üzerinde tarihi, dini, coğrafi, iktisadi, demografi ve kültürsel gerçeklerle hakk iddia etmelerine rağmen kendi aralarında (13 mart tarihli Sırp-Bulgar Antlaşması ve 29 mayıs 1912 Bulgar-Yunan Antlaşması) ittifak ve savunma belgeleri imzalamışlardı. Aralarında. Aralarında ki düşmanlıkları bir kenara iten bu devletlerin temel amaçları, Osmanlı Imparatorluğuna karşı bir işbirliğine giderek topraklarını paylaşmaktı.
Balkanları küçük devleti olana Karadağ da Mayıs 1912 de Yunanistanla, Ağustos 1912 de Bulgaristanla sözlü antlaşmalar yaparak ittifak zincirine katıldı. Rusyanın da tahrikiyle bir Balkan krizi ufukta göründü. Avrupalı büyük güçlerin Balkanlar devletlerine ve bölgeye ýönelik politikaları geleneksel yayılma anlayışlarıyla uyumluydu. Rusya, Sırbistanı ve Bulgaristanı slavist çıkarları doğrultusunda destekledi. Fransa, Almanyanın bir müdahalesi olmadıkça gelişmelerin dışında kalacağını müttefiki Rusyaya bildirdi. Ingiltere ise sömürgelerinde ki Müslümanların tepkisinden çekindiğinden Balkanlarda Statü QO nun korunmasını ve barışın bozulmamasını savundu. Almanya ve Avusturya, Sırbistanın genişlemesi anlamına gelebilecek her adıma karşı olduklarını birkez daha gösterdiler. Balkan Savaşı Karadağın 8 Ekim 1912 de Osmanlıya Savaş ilan etmesiyle başladı. Savaşın başladığı gün, Avrupanın büyük devletleri Ortak bir bildiri yayınlayarak, barışın ve statu QO nün bozulmasına karşı olduklarını, ve toprak değişikliğini kabul etmeyeceklerini açiķladılar.
Yine bu bildiriyle Osmanlı Imparatorluğunun dört küçük Balkan devletini Askeri yenilgiye uğratacağını tahmin ettiklerinden dolayı yapmışlardı. Fakat savaş tahminlerinin ötesinde gelişti ve Osmanlı Imparatorluğu art arda yenilgiler aldı.
Sırbistan Askeri güçleri Dalmaçya adalarına doğru ilerledi. 1878 den beri Özerklik veya bağımsız mucadelesini başlatmiş olana Arnavutlar, Kasım 1912 de bağimsızlıklarını Ilan Ettiler. Rusya, Kasımda Balkan Savaşının başladığı gün yayınlanan bildiriyi bir kenara iterek ele geçirilen topraklarının Balkan devletlerine "Silah hakkı" olarak bırakılmasını açıkladı. Avusturya-Macaristan, Sırbistanın ilerlemesinde kaygı duydu ve Arnavut bağımsızlığını destekledi. Italya zayıf bir Arnavutluğu çıkarları açısından uygun buldu.
Rusya herzaman olduğu gibi Sırbistanın yaninda olduğunu açıkladı. Avrupalı büyük güçler Balkan Krizi nedeniyle tekrar karşı karşiya geldiler. Osmanlı Imparatorluğu dramatik bir yenilgiyi alarak, birkaç hafta içinde Selanik, Manastır ve Kosova gibi siyasi, kültürel ve dini etkin olan kentleri kaybetti. Osmanlı Hükümetinin ateşkes isteğine birsüre cevap vermeyen müttefik Balkan devletleri, 3 aralık 1912 de bu isteğe olumlu yaklaşarak ateşkes antlaşmasını imzaladılar.
Buna göre 20 içinde Londrada barış görüşmeleri başlatılacaktı. Taraflar 13 Aralikta Londarada bir araya geldi. Fakat Antlaşmaya varılamadı. Fakat Londara Büyükelçilik nezninde yapılan konferansta Arnavutluğun bağimsızlığı kabul edildi. Iktidari Temmuz 1912 de kaybetmiş bulun Ittihat ve Terraki cemiyeti 23 Ocak 1913 te Bab-i Ali Baskınını gerçekleştirerek tekrar Hükümeti ele geçirdi.
Bu süreçte, Üçlü Itilaf ve Üçlü Ittifak devletlerinin Osmanlı Hükümetinin verdikleri Ortak Nota da, Edirnenin teslim edilmesi ve Ege adalarının geleceğinın belirlenmesi işinin büyük devletlere bırakılmasını istendi. Nota, yeni Kurulmuş bulunan Mahmut Şevket Paşa Hükümeti tarafından reddedildi.
Osmanlı Hükümeti tekrardan ateşkes istedi. Londrada başlıyan Barış görüşmeleri 30 Mayıs 1913 te sonuçlandı ve Midye-Enez çizgisi sınır olarak saptandı. Sınır hattının batısında kalan topraklar, dört Balkan devletine bırakıldı. Öteyandan Arnavutluk devletinin sınırlarının tespit sorunu Avrupalı güçler tarafından krizlere neden oldu...
Eldar Uka.