Beklemediği ayrılık Şahin'e zor geldi

SİYASET Haber Girişi : 27 Ocak 2013 15:31
Beklemediği ayrılık Şahin'e zor geldi
İdris Naim Şahin, Muammer Güler'e İçişleri Bakanlığı görevini devrederken, "İnşallah benim gibi 18 ay 20 günde değil de; gönlünüzün arzu ettiği zamanda ayrılırsınız. Fakat ayrılırken alın aklığı, baş dikliği, vicdan huzuru içinde ayrılmanızı sizlere t
 İçişleri Bakanı Muammer Güler, ''Terörle mücadele vizyonumuz güvenliğin insan odaklı, özgürlükler, haklar ve demokrasi ekseninde sağlanmasıdır. Temel hak ve özgürlükleri genişleten, demokrasimizi güçlendiren, terörün beslendiği kaynakları kurutan milli birlik ve kardeşliğimizi pekiştiren çözüm odaklı proje ve çalışmalara önem ve öncelik vereceğiz'' dedi.

Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, devir teslim töreni için Bakanlığa gelen İçişleri Bakanı Muammer Güler'i bahçede karşıladı.

Makam odasında yapılan törende, Şahin, İçişleri Bakanlığı görevini ''7 Temmuz 2011'de şeref ve onurla'' devraldığını belirterek, bugün de şeref, onur ve gönül huzuruyla devrettiğini söyledi.

Devlet ve bakanlıkların kalıcı, insanların ise zamanla sınırlı görevleri üstlendiklerini vurgulayan Şahin, ''Ayrılmak durumundayız. Gelişimiz ne kadar normalse ayrılışımız da en az onun kadar normal bir durumdur'' dedi.

Görevlendirme konusunda takdir tensipleri, irade ve ifadelerini ortaya koyan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e saygılarını ifade eden Şahin, İçişleri Bakanlığı görevine mülki idare amirliği görevinde bulunmuş, teşkilatı bilen Muammer Güler'in getirilmesinin de büyük bir şans olduğunu belirtti.

Güler'in 41 sene önce meslek mensubu olarak girdiği İçişleri Bakanlığı binasına bugün bir bakan olarak geldiğini vurgulayan Şahin, ''Bu bizim için bir güven ve mutluluk kaynağıdır. Sayın Bakanımıza hayırlı olmasını diliyorum ve kendisine başarılar diliyorum'' diye konuştu.

Şahin, Güler ve törende bulunan diğer milletvekillerinin aynı zamanda siyasi kimliği bulanan insanlar olduklarına işaret ederek, şöyle konuştu:

''Bizler, milletimizin iradesiyle demokrasinin işlemesinde görev verilmiş, görev almış kişileriz. Aldığımız görev, seçildiğimiz görev milletvekilliğidir. Milletvekili olarak hepimizin, hangi partiden olursa olsun hepimizin ilk işi, birinci işi bu bakanlığın karşısında bulunan TBMM'nin Genel Kurulu'nda geçici başkanlık divanının huzurunda yemin etmektir. O yeminin ilk cümlesini paylaşmak isterim; 'devletin varlığını ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağımıza' yemin etmiş kişileriz. O yemin Genel Kurul'da kürsüde kalan bir yemin değildir, olmamalıdır, ama o yemini şeklen yapıp, bir değil iki ayağı yerden kesilerek o yemini yapmış olanlar da var mıdır, yok mudur araştırmaya değer. Fakat o yemin bakanlık görevini de bağlar, bizim bakanlıktaki anlayışımız devletimizin varlığı ve bağımsızlığını korumaya, milletimizin birliği ve bütünlüğünü sağlamaya ve milli egemenliği hakim kılmaya yönelik bir anlayış içerisinde gerçekleşmiştir.''

HEM SİZİN HEM DEVLETİMİZİN HEM DE BAKANLIĞIMIZIN EMRİNDEYİM

Şahin, bakanlığı süresince birlikte görev yaptığı polis, jandarma, sahil güvenlik ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bütün mensup ve unsurlarına teşekkür etti.

Görev süresince bölücü terör örgütü ve örgütlerine karşı İçişleri Bakanlığı ve güvenlik güçlerinin onurlu ve gururlu mücadele yürüttüğüne belirten Şahin, ''Terör örgütünün birtakım siyasal, sosyal uzantıları, sivil uzantıları kendi ölçülerinde demokrasinin ve hukukun avantajlarından yararlanarak söylemler ve eylemler ortaya koymaktadırlar. Bu söylemler, o kadar ileri gitmiştir ki bu devletin onurlu hükümetine diz çöktürme, onun Sayın Başbakanına diz çöktürme ifadesi, densizliği bu ülkede söylenmiştir, söylenebilmiştir. Bu bakanlığın ve devletin güvenlik güçlerinin görevi devletin ve hükümetin diz çökmesi değil, o densizliğini gösterenlerin haddini bildirmektir'' diye konuştu.

Her değişimin bir olay, oluşum olduğunu, bakanlık değişimini de farklı yorumlayanların olacağını dile getiren Şahin, şöyle devam etti:

''Kim ne derse desin ne yaparsa yapsın biz el ele çıktık bu merdivenlerden, beraber yürüdük bu yollarda ve el ele ineceğiz bu merdivenlerden. Kim ne beklerse beklesin ama aziz milletimizin beklentisi bizim şiarımızdır, boynumuzun borcudur. Ben bu bakanlığın geçmişte görev yapmış bir personeli, bu ülkenin sevdalısı, adeta delicesine seven bir yurttaşı olarak da hem sizin hem devletimizin hem de bakanlığımızın emrindeyim, emrinde olmaya devam edeceğim.

Bakanlığın tüm personel ve unsurları son derece üstün performans sergileyerek çalıştı. Onların tartışılmasına gönlüm razı olmaz, kimseye de müsaade etmem ama isteyen benim performansımı istediği gibi tartışır. Fakat benim için asıl olan benim büyüklerim, amirlerim konumundaki Başbakanımdır, Sayın Cumhurbaşkanımdır, onlarla birlikte aziz milletimdir.

Ayrıldık gidiyoruz, herkes ayrılacak, siz de bir gün... İnşallah benim gibi 18 ay 20 günde değil de gönlünüzün arzu ettiği zamanda ayrılırsınız, bunu da gönülden temenni ediyorum, fakat ayrılırken alın aklığı, baş dikliği, vicdan huzuru içinde ayrılmanızı sizlere temenni ediyorum. Benim bugün alnım ak, başım dik, vicdanım da huzurlu. Milletimize hizmet etmek imkanı bulduğum için son derece müteşekkirim.''

Şahin, görevi devrettikten sonra akşam saatlerinde seçim bölgesi Ordu'ya gideceğini ve hemşehrileriyle birlikte olacağını söyledi.

VİZYONUMUZ GÜVENLİĞİN DEMOKRASİ EKSENİNDE SAĞLANMASI

İçişleri Bakanı Muammer Güler de kendisini bakanlığın bahçesinde karşılayan Şahin'e teşekkür etti. İlk kamu görevine, 1972 yılında İçişleri Bakanlığı'nda evrak mümeyyizi olarak başladığını belirten ve meslek hayatını kısaca anlatan Güler, bugün çok büyük heyecan duyduğunu ifade etti.

Büyük dedesinin mutasarrıflık, dedesinin kaymakamlık, babasının da PTT müdürlüğü yaptığını ifade eden Güler, ''Ben de kaymakam ve vali olarak ülkeme, milletime hizmet vermiş olmanın onurunu yaşıyorum. Bana bu kutsal görevi layık gören başta Sayın Başbakanımıza ve bu atamayı yüksek olurlarıyla tasvip eden Sayın Cumhurbaşkanımıza şahsım, ailem ve temsilcisi olmaktan gurur duyduğum Mardin ve Mardinli hemşehrilerimiz adına en içten şükranlarımı sunuyorum'' dedi.

İçişleri Bakanlığı'nın temel görevinin vatandaşların can ve mal güvenliğini, toplumun huzur ve emniyetini sağlamak, anayasa ve yasalarla güvence altına alınan bireylerin temel hak ve özgürlüklerini korku ve endişeden uzak, güven içerisinde kullanmalarına imkan tanıyacak ortamı geliştirmek olduğuna işaret eden Güler, şöyle devam etti:

''Bakanlığımızın görev ve sorumluluklarını, hukuka bağlılık, insan haklarına saygı, sivil katılım, denetime açıklık, şeffaflık, hesap verilebilirlik, özgürlük ve güvenlik arasındaki hassas dengenin gözetilmesi gibi temel ilkeler çerçevesinde kesintisiz ve kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. Bakanlığımızın en önemli görevlerinden birisi de ülkemizin huzur ve güvenliğini birlik ve beraberliğini tehdit eden bölücü terörle yapılan mücadeledir. AK Parti hükümeti olarak milli birlik ve beraberliğimizi, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü, vazgeçilmez bir öncelik olarak görüyoruz. Hiçbir şiddet ve terör odağının nüfus edemeyeceği en büyük güç, milletimizin birlik ve beraberlik ruhudur, devletimizin azim ve kararlılığıdır. Bu bağlamda terörle mücadele vizyonumuz güvenliğin insan odaklı, özgürlükler, haklar ve demokrasi ekseninde sağlanmasıdır. Demokrasiye ve insan haklarına çok önem verdiğimizi, vatandaşların devlete olan güvenini artırmak ve terörün istismar ettiği zemini ortadan kaldırmak için her türlü çabayı sarf etmeye kararlılıkla devam edeceğimizi belirtmek istiyorum.

ADİL, GÜÇLÜ DEVLET OLGUSUNU DAHA DA PEKİŞTİRMEK


Güler, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin insan olduğunu, bölgedeki vatandaşların, Türkiye'nin her tarafındaki insanlar gibi terörden neler çektiğini, neler hissettiklerini, yaşanan acıları ve artık bunun sona ermesi konusundaki beklentilerini gayet iyi bildiğini vurgulayan Güler, şunları kaydetti:

''Bölge insanın sorunun çözümü konusunda AK Parti hükümetine ve özellikle de Sayın Başbakanımıza inanıyor ve güveniyor. Bunu gayet iyi biliyoruz. Vatandaşlarımızın devlete olan güvenlerini artırmak, adil, güçlü ve müşfik devlet olgusunu daha da pekiştirmek için insanı yaşat ki devlet yaşasın bakışıyla daima insan odaklı bir yaklaşım içerisinde olacağız. Huzur ve istikrarımıza hep birlikte sahip çıkacağız, ortak gelecek hedeflerimiz etrafında kenetleneceğiz. Bütün meselemiz vatandaşlarımız arasında hiçbir fark gözetmeksizin, etnik, dinsel ve bölgesel ayrım gözetmeksizin bu ülkenin her ferdini devletin eşit seviyedeki yurttaşları olarak kucaklamaktır. Terörle mücadelenin sadece güvenlik tedbirleriyle değil bütün boyutlarıyla ele alınması, çözüm odaklı projeler üretilerek kurumlar arası koordinasyonun en üst seviyede sağlanması büyük önem arz ediyor. Temel hak ve özgürlükleri genişleten, demokrasimizi güçlendiren, terörün beslendiği kaynakları kurutan milli birlik ve kardeşliğimizi pekiştiren çözüm odaklı proje ve çalışmalara önem ve öncelik vereceğiz.''

Güler, 10 Mart 2011 tarihinde milletvekilliği için ayrıldığı İçişleri Bakanlığı'na bakan olarak dönmenin memnuniyetini de yaşadığını ifade ederek, şehitleri rahmet, gazileri ve yakınlarını da minnetle andığını söyledi.

Devir teslim töreninde Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu, Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hasan Uşaklıoğlu, İçişleri Bakan Yardımcısı Osman Güneş ve AK Parti Mardin millettekileri de hazır bulundu.

Konuşmalardan sonra İçişleri Bakanı Güler, Şahin'i törenle uğurladı.
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.