1. Yanık belası birkaç saatlik dikkatsizliğe bakar. Önce kızarır, sonra soyulursunuz. Yoğurt, aloe vera'lı krem falan da büyük yalandır. Oturamazsınız, kalkamazsınız. Tatil rezil olmuştur bile.
2. Yan oda gürültüsü Gün boyu güneş altında yatmışsınız, gece geç saate kadar içmişsiniz. Tek istediğiniz odaya kendinizi atıp uyumak? Ama yan odadan gelen 'istenmeyen gürültüler' uykuyu da, tatili de kabusa çeviriyor. Oluyor böyle şeyler.
3. Yeni tatlar, acı verir Hazır tatile çıkmışken, normal zamanda yapmadıklarımızı yapalım, yeni tatlar deneyelim diye düşünmek güzeldir. Tabii zehirlenme kabusu var.
4. Kabus arkadaş Arkadaş tatilde tanınır derler, doğrudur. Tatilde kimya zor tutar. Önceden 'kafa' sanılan arkadaş bir anda çekilmez olur. Otelden ayrılmak istemez. Veya her gece 'piyasa' ister. Sarhoş olur, uğraştırır, hayattan bezdirir.
5. Tatil parazitleri Yaz aylarında türeyen bir çeşit insan modelidir. Geceleri ava çıkarlar. Tatili sadece 'kız düşürmek' olarak algıladıklarından kendileri açısından stresli günler yaşarlar.
6. Eşeğin sevmediği ot burnunda biter İşyerinde hoşlanmadığın kadın, apartmanda merhaba demediğin adam bir bakmışsın yan şezlongda. Eskaza göz teması olur da, istenmeyen ot konuşmaya başlarsa, iş karpuz ikramına, güneş yağı paylaşımına varmadan topuklamak gerek. En azından plaj değiştirmek şart.
7. Boy versene İyi yüzme bilmeyenlerin kabusudur. Otele yerleşir ve hızla denize koşarsınız. O da ne? Deniz 20 santim sonra üç metre derinliğe ulaşıyor. Bütün tatil güneşlenerek geçer.
8. Sivrisinek belası Huzurlu bir uyku sırasında kulağın hemen dibinde beliren sivrisinek vızıltısı tek başına kabus nedenidir. Sabaha kadar elde terlik, yastık, gazete, avlanmak gerekir. Sessiz sessiz yeyip gitseler o kadar mesele değildir. 9. Meğer konsept dışı yere düşmüşüz! Sınır tanımayan çılgın eğlenceler beklerken emekli kesimin uğrak yeri olan, huzurlu bir sahil kasabasına düşmek. Tam tersi olarak, sessiz sakin bir yerde kafa dinleme hayali kurarken, sabaha kadar tekno müziğin bangır bangır çaldığı bir yere gitmek. Hangisi daha beter?
10. Muayyen günler Ne kadar takvim tutturmaya çalışsanız da, bazen olur. Tam tatil ortası muayyen zamanlar bir kadının hayatını zorlaştırır. İşin fenası, bu gibi hallerde o kadının yanındaki erkek için de hayat o kadar kolay sayılmaz.
11. Havanın bozması Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçen iklim sistemi, sizin gittiğiniz gün hata verebilir. Sair günlerde 40 derece olan tatil yeri o gün buz kesebilir. Hiçbir şey olmazsa o koya mahsus bilmem ne rüzgârlarıyla odaya tıkılı kalabilirsiniz.
12. Hırsız var! Siz tatilde sere serpe yatarken, geceleri eller havada eğlenirken; eviniz hırsızlar tarafından istila ediliyor olabilir. Gidenin çok mühim olmadığı hallerde bile bütün huzuru kaçıran, tatili rezil eden en büyük etmenlerden biridir.
13. Şezlong stresi Sahiplerinden önce plaja gelip şezlonglara yerleşen havluları görüp de çıldırmamak elde mi? Bir yer bulmak için dolanırken ikinci dereceden yanık olmaya yaklaşırken rüzgârın ya da güneşin hiç uğramadığı tenhaya kalmak tatilin en büyük keleği olabilir.
14. Düşük kalite büfesi Fiyat makul dediniz gittiniz. Sonra açık büfede yeryüzünün en ucuz beyaz peynirlerinden, en uyduruk salamlarından, en zehirli meyve sularından oluşan üç öğüne talim ettiniz. Nerede kaldı tatil keyfi?
15. Deniz yatağında uyumak rahattır, rüzgar tatlı esiyordur, güzel güzel sallıyordur, uyuyakalıversiniz. Uyandığınızda ıstakoz kadar kızarmanın dışında yüzlerce metre geri yüzmek gerekir.
16. Çocuklu komşu ağlama, zırlama, tutturma, çemkirme, suya girme, sudan çıkma sesleri? Bir de o çocuklardan iki kat bağıran anneleri? Tabii ki çocuklu ailelerin de tatil hakkı. Ama böyle bir talimi olmayanların gerginleşmesini de anlamak lazım.
17. Aşırı gece hayatı nasıl olsa ertesi gün yetişilmesi gereken bir toplantı yoktur. O halde gelsin öğlen bir bardak buz gibi bira, gitsin güneş batarken şöyle bir tek rakı. Eğlencenin düzenli biçimde sabaha uzadığı haller, tatili gereksiz yere yorucu hale getirir. Gün yüzü göremeden, bitkin olarak işinize dönersiniz.
18. Animatör baskısı diyelim paraya kıydınız, beş yıldızlı ortama girdiniz. Burada karşı tarafın hizmet olarak gördüğü ama kimi zaman bildiğiniz işkenceye dönen bir animasyon riski vardır. Sürekli eğlenmek zorundaymışsınız baskısı yorar. Bazı animatörler kafayı taktı mı takip eder insanı.
19. Tatil ayrılıkları çift olarak gidilmiş tatillerde kavga, tartışma ve hatta ayrılık denizi, güneşi, kumu, yediğinizi içtiğinizi zehir eder. Bu gibi durumlarda çiftin anlaşıp meseleyi dondurması, kozları şehirde paylaşmaları tavsiye edilir.
20. Atlamayı bilmeyenler su fışkırtmayı bir meziyet zanneden, dibinizden dan diye atlayıp, kum sıçratarak denize koşanlar? Gıcık oluyoruz size, gıcık.
21. Ayakta kestane kebap tehlikesi denizin keyfini çıkarırken ayağa giren midye ve deniz kestanesi gibi canlılar, en azından birkaç günü yer. Apar topar hastane aramak ve yara sebebiyle bütün gün şezlonga mahkum kalmak hoş hareketler değildir.
22. Yapışkan arkadaş adayı güneşlenirken yan şezlonga, kahvaltıda aynı masaya denk gelmişsinizdir. Muhabbeti 'Tuzu uzatır mısınız?'dan ileri götürmeye teşne, 'tatil arkadaşı' olmaya hevesli tipler vardır. Sevgilinizle baş başa kalmak ya da sadece kafa dinlemek için bulunduğunuz şirin belde, 'tatil kankası' olmaya can atan yapışkan modeller yüzünden içinizi şişirebilir.
23. Su şakaları karada gayet makul görünen insanların, arkadaşların suda bir canavara dönüştüğü olur. Deve güreşidir, su fışkırtma, yosun atma, enseden batırma gibi 'çok eğlenceli' oyunlar için dibinizden gitmezler. Biraz ciddi olsak?
24. İki resim arasındaki bol fark İnternetten baktınız, pansiyonun fotoğrafları şahane. Deniz dibi değilse bile, orada yazan üç dakikada kumsalda olacağınız? Bir gidip bakıyorsunuz ki, dağ taş keçi gibi yüreyerek 30 dakika yürüyüşle ancak kendinizi suya atabiliyorsunuz. Gitti mi bütün tatil ruhu?
25. Dönüş depresyonu bu kabusların en kabusudur. Geri sayıma bağladığınızda zaten tatil keyfi burulmuştur. Son üç, son iki derken dönüşe geçersiniz. Şehir, hiç de değişmemiştir ve kolları açık sizi bekler.
23.06.2014 13:46:13