OKÇULAR TEPESİ TERKEDİLEMEZ

OKÇULAR TEPESİ TERKEDİLEMEZ

AHMET SEVEN

Biliyorsunuz Uhud Savaşında Müslümanların savaşı kazandığı anda okçular tepesinde konuşlanan askerler bu iş tamam diyerek tepeyi terk etmeye başlamıştı.

Halbuki savaşın seyrini değiştiren en önemli nokta orası idi.

Oradaki askerlerin mukavemeti müşriklerin gücünü kırmış savaşın seyrinin değişmesine sebep olmuştu.

Ancak;

Oradaki askerler bir anlık dalgınlıkla tepeyi terk edince savaşın durumu da değişmiş Müslümanlar zor durumda kalmışlardı.

O gün bugündür “Okçular Tepesi” dilimize bir deyim olarak girmiş ve bir ders olarak kalmıştır.

Ne olursa olsun emir gelmeden yerini değiştirme.

Gelelim günümüze.

İçerisinde bulunduğu iktidardan nemalanıp istediği makama gelenlerden bazıları kendilerinin birer nefer olduğunu bu yola baş koyduklarını söylüyorlar.

Yazıyorlar çiziyorlar konuşuyorlar…

Görevleri sürdüğü işlerine geldiği sürece bu böyle devam ediyor.

Fakat görevleri değişince imkânları tabiri caizse suya düşünce ben olmadan olmaz, olmazsam olmaz mantığıyla hareket edip bu defa kıvırmaya başlıyorlar.

Daha önce sus pus oldukları halde, şimdi iktidarın ne kadar zayıf yanları varsa güya doğrultmak adına konuşup duruyorlar.

Haksızlığı ifade etmek, doğruyu söylemek elbette İslam’ın şiarındandır.

Fakat bu şiar sadece o şahısların başına bir şey geldiği zaman devreye girmemelidir.

Yani kuyruklarına basılınca şahsiyetten dik durmaktan söz ediyorlarsa bu dik durmak değil, kendi çıkarlarını savunmaktır.

İnsanlar haksızlığa da uğrayabilirler.

Ancak toplumun menfaati kişisel menfaatlerin önünde olmalıdır.

Toplum menfaati adına kişisel yaralara tuz basıp suskunluğu tercih etmeyi bilmelidir.

Bu ezilmek veya susmak anlamına gelmez.

Kısacası: Şahsiyetli insanlar milli menfaatler uğruna kişisel menfaatlerini görmezler.

Elinden alınan şekere ağlayan çocuğun eline çikolata verirseniz tekrar susar.

Evet bir geminin içindeyiz.

Kaptan köşkü de bizim tayfalık’ta.

Hatta kürek mekânı da.

Bizim anlayışımda ben yok biz vardır. Olmalıdır da.

Okçular tepesi dün olduğu gibi bugünde aynıdır.

Değişmemiştir.

Orada yer almışsanız hiçbir çıkar sizi yerinizden oynatmamalıdır. 

Devletin yanında olmak, milletle birlikte hareket etmek bunu gerektirir.