Menemenciye Çamur Atmak Adalet mi?

Ahmet SEVEN

Sürekli Çakallı'dan geçiyorum.

Ya giderken ya da gelirken genelde menemen yiyorum.

Menemen mütevazı bir yemek.

Aynı yemek ülkemizin birçok yerinde yapılsa bile burada farklı bir pişirme şekli var.

Havasının suyunun etkisi var.

Çakallı bölgesi yol güzergahında yer aldığı için bu avantajı ustası oldukları

menemende göstermişler.

Bugün burada yüzlerce işçi çalışıyor.

Evlerine ekmek aş götürüyorlar.

Bir bakıma menemen sanayi halini almış.

Yöre sakinleri bu sayede gurbete gitmekten kurtulmuş.

Çok sayıda menemen ustası yetişmiş.

....

Şimdi sadede gelelim.

Geçtiğimiz günlerde Adalet yürüyüşü sonrası İstanbul Maltepe'de yapılan mitinge katılmak üzere Karadenizden de katılım olmuş.

Otobüslerle yola çıkan vatandaşlar Muhtarın Yeri diye bilinen menemen işletmecisine uğramışlar.

Yol ihtiyaçlarını görmüşler.

İki otobüsü dolduran vatandaşlar o anda menemen yemek istemişler.

İşletmeci de aynı anda 80 kişiye servis açamayacaklarını böyle bir kapasiteye sahip olmadıklarını özür beyan ederek söylemiş.

Elbette doğru. Bırakın 80 kişiyi 10 kişi bile olsanız saatler öncesinden rezervasyon yaptırıyorsunuz.

Üstelik menemen öyle bir yemek ki hemen her kişiye ayrı kapta pişirmek zorundasınız.

Böyle durumda işletmeden simit isteseniz cevap veremezler. 

İşletme sahibinin böyle nazikane verdiği cevabı istismar eden ve içi sözde eğitimcilerle aydın!larla dolu vatandaşlar sosyal medya üzerinden başlıyorlar karalamaya.

Yok efendim menemenci Adalet mitingine katılmak için giden otobüslere menemen vermemiş.

Eklemeyi de unutmamışlar. Güya Adalet yürüyüşüne gittikleri için tepki görmüşler.

Yazık yazık.

Binkere yüzbin kere yazık.

Bir kere yalanlarınızla karalamak istediğiniz yer çakallı yani memleketiniz.

İkincisi eğer emekten anlarsanız ki sanmıyorum.

Burada çalışanlara evine emeği ile ekmek götürenlere saygılı olun.

Hemen linç kampanyasına giriyorsunuz ha.

Üçüncüsü Çakallı yöresinin menemenine zarar vermeye kalkışıyorsunuz.

Eee yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış.

Mekân sahibi de açıklama yaptı.

Yapmasa da kimsenin inanacağı yoktu.

Zaten inanılır gibi değildi.

Bir şey daha.

Ulan sizin inandırıcı bir tarafınız olmayacak mı hep mi ön yargılı hep mi  art niyetli hep mi iftiracı olacaksınız? diyesi geliyor insanın.

Fakat sosyal medyada sövmeye varana dek yazan sazanlara, adalet yoksunu dallamalara ne diyeceksiniz.

Versiyon aynı.

Bunlara ne derseniz deyin doktoru da mühendisi de prof'u da aynı. 

Yani kafa aynı kafa.