İlkadım Belediyesinde Şerif Mırık Çatlağı

İlkadım Belediyesinde Şerif Mırık Çatlağı

SAMSUN BÜLTEN EDİTÖR'DEN...

İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş aday oldu ve kazandı.

Oy verenlerin çoğunluğu partisiyle hareket etmedi.

Yani kişiye oy verdi.

Öyleyse Demirtaş kendisine yapılan uyarıları dikkate almak zorundadır.

Etrafını ciddi bir şekilde boşaltanların farkına varmalıdır.

Başkanlık yaptığı 2009-2014 dönemindeki güç ve itibarı bugün söz konusu değildir.

Günü kurtarmak için çalıştığı düşüncesi yaygındır.

Peki bunun sebebi ne olabilir?

Meşhur bir deyim vardır: “Şeyh uçmaz mürid uçurur”

Genel görüntü şu ki bugün Necattin Demirtaş’ı bırakın uçmasını elbirlik düşürmeye çalışıyorlar.

Veya düşürmek için uçuruyorlar.

Kim yapıyor bunu?

Elbette yanındaki koltuk sevdalıları...

Başkanın yanındaki hipnotizma ekibi harıl harıl çalışıyor.

…..

Mesela bunlardan birisi olan İlkadım Kitap Fuarının yeteneksiz mimarı! Başkan Yardımcısı! Şerif Mırık egosunu frenleyemiyor. 

Mütevazılık maskesi altında çirkin bir ego yatıyor.

Ben olmazsam belediye çöker çöküntüsüyle yaşıyor.

Necattin Demirtaş'ın varsa eğer başarısı bu başarılarının kendinden kaynaklandığını ima ediyor.

Yani Necattin Demirtaş'ı kendine borçlu hissettirmeye çalışıyor.

Bu davranışıyla kendisine ve kurumuna  zarar veriyor.

Böyle bir psikoloji Şerif Mırık'ta müzmin bir sağlık sorunu olduğu endişesini yansıtıyor. 

Sanırım kendiside kibir ve egonun sağlık sorunu veya akıl eksikliğinden kaynaklandığını biliyordur. 

.............................

Diğerlerinde olduğu gibi Kitap Fuarında da öyle oldu.

Başarısızlığının faturasını yine Belediyeye ödetti.

Kitap fuarı Mırık'ın tutarsızlığı nedeniyle iptal noktasına bile geldi.

Bu zat her şeyi ben bilirim acziyet ve ezikliği içerisinde davranıyor.

Yapmadığı işi yaptım diyerek sunuyor.

Eksik işleri başkana cilalalayıp parlatarak anlatıyor.

Necattin Demirtaş'ın yanında teslimiyetçi oluyor. Elpençe duruyor.

Yani içeride tavşan dışarıda aslan kesiliyor. 

Beceriksizliğini başkalarına fatura ediyor.

Kısacası: Bir şekilde başkanın gözünü boyuyor.

Başkanın haberci kuşları! rolünü oynuyor.

Yalnız başkanın mı elbette değil.

Tekrar söylüyorum başarıyı kendi, başarısızlığı Başkanın hanesine yazdırıyor.

Vazgeçilmezlik moduna giriyor. Olmazsam olmaz diyor. Şark kurnazlığı yapıyor. Toplasan hepsi birer sağlık sorunu...

Böyle tipler toplumda şeytana papucunu ters giydirmekle biliniyor.

Eee madem öyle neden böyle diyeceksiniz. 

Onlarca şikâyet gelmesine rağmen işbaşında tutuluyorsa bu işte bir bit yeniği var demektir.

Başkan Necattin Demirtaş Şerif Mırık’a neyin diyetini ödüyor sorusu akla geliyor.

Elbette her işin bir bedeli vardır?

Öyleyse bu bedel neyin karşılığı olabilir?

Mesela;... başkana haber getirip götüren kuşlar! dan biri olmanın...

Acelesi yok günü gelince daha neleri konuşuruz.

Daha önemlisi basından sorumlu olduğu için ben olmasam basın belediyeye karşı harekete geçer diyerek korku salması.

Sorsanız bunu kendisi önlüyor.

Nasıl önlem aldığı da belli...

Bunları tek tek yazsak bir gün bile orda duramaz.

….

Sayın Başkan Necattin Demirtaş kendisine gelen hatırlatmalara kulak vermeli ben ne yaptığımı biliyorum anlayışından vazgeçmelidir.

Zira her geçen gün yalnızlaştırılmaktadır.

Sanıyorum kendisi de bunların farkındadır.

Bize gelen bilgi haliyle size de  gelmektedir.  

Hatırlatmamızı bir atasözü ile sürdürelim.

“Sel duvarı ayağını öperek yıkar” demişler.

Kısacası Sayın Başkan'a tavsiyemdir; Bu ayak öpenrüzgar güllerinedikkat et gerisi kolay.

Unutma bugün senin ayağını öpen dün başkasının ayağını da öpmüştür. Yarın da bir başkasının ayağını öpecektir. 

Necattin Demirtaş günü kurtarmanın derdine düşmüş. 

Eğer öyle olmasaydı bu Mırık'ı bir gün bile orada tutmaz daha fazla zavallı duruma düşmesine engel olurdu. 

Fakat söylemesi bizden en büyük tehlikenin ondan geleceğini unutmasın. 

Çünkü bugün menfaatleri uğruna ayak yıkayanlar yarın yıkadıklarını yıkmaya çalışırlar!

Demirtaş demedi demesin. Bir gün lazım olur. Bu sözümüzü de bir kenara yazsın.  

Yazımızı Rahmetli Muhsin Başkanın sözüyle bitirelim. 

"Bir saniye sonrasına hakim olamadığınız bir dünyada fırıldak olmanın bir anlamı yoktur"

Sanırım bu kadar zavallı duruma düşen  Şerif Mırık bu sözden şahsına düşen dersi alır.

Mırık'ın rüyası olan İlkadım Belediye Başkanı neden ben olmayayım! düşüncesini bir başka yazıda ele alacağım.

Şimdilik bu kadar.