İÇMEDEN EVVEL BİR KERE DÜŞÜN!

Asitli içeceklerin bir kısmında, karbondioksit, renklendirici olarak karamel, asitliği düzenleyici olarak fosforik asit ve sodyum sitrat, tatlandırıcı olarak aspartam, asesulfam-K, sukraloz, koruyucu olarak sodyum benzoat, doğal aroma vericiler ve kafein

Son yıllarda reflü, karaciğer yağlanması, insülin direnci ve diyabetin görülme sıklığının arttığını söyleyen Prof. Dr. Vedat Göral “Bunun sebeplerinden birisi de aşırı tüketilen asitli içeceklerdir. Asitli ve gazlı içecekler üzerinde yapılan araştırmalarda, bu içecekleri tüketen kişilerin obezite olma risklerinin de çok fazla olduğu kanıtlanmıştır” dedi.

 

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Bölümünden Prof. Dr. Vedat Göral, asitli içecek tüketiminin neden olduğu hastalıklara dikkat çekerek açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Göral, son yıllarda reflü, karaciğer yağlanması, insülin direnci ve diyabetin görülme sıklığının arttığını belirterek, “Bunun sebeplerinden birisi de aşırı tüketilen asitli içeceklerdir. Asitli içecekler çok çeşitli şekilde olmaktadır. Bunların uzun dönemde bir takım olumsuz etkileri olabilmektedir. Domates, portakal, ananas,elma ve üzüm suyu, limonata ve diğer asitli içeceklerin özellikle ağızda dişlere uzun dönemde olumsuz etkileri mevcuttur. Karbonhidratlı içecekler,genelde asidik içeceklerdir. İlk zararlı etkilerini dişlere yapar ve erozyona neden olur” diye konuştu.

 

DEMİR VE KALSİYUM EMİLİMİNİ AZALTABİLİR

Asitli içeceklerin midede de çeşitli problemlere yol açtığına değinen Prof. Dr. Göral, şöyle devam etti:

 

“Bu kapsamda reflü, gastrit ve ülser belirtilerinin artmasına, midede ve bağırsaklarda aşırı gaz ve şişkinliğe neden olur. Ayrıca şişmanlık,karaciğer yağlanması, insülin direnci oluşabilir. Çünkü fazla kalori içermekteler ve bu aşırı kalori yakılamazsa, uzun dönemde bir takım metabolik bozukluklara neden olur. Asitli ve gazlı içecekler üzerinde yapılan araştırmalarda, bu içecekleri tüketen kişilerin obezite olma risklerinin çok fazla olduğu kanıtlanmıştır. Obezite yani aşırı şişmanlık nedeni ile de kalp damar hastalıklarının sıklığında artışa neden olabilirler. Ayrıca böbrek taşlarına hatta uzun süre tüketilmeleri dahilinde demir ve kalsiyum emiliminin azalmasına da neden olabilirler.”

 

KİLO ALIMINA, BAĞIMLILIĞA NEDEN OLABİLİR

Prof. Dr. Göral, “Asitli içeceklerin bir kısmında,karbondioksit, renklendirici olarak karamel, asitliği düzenleyici olarak fosforik asit ve sodyum sitrat, tatlandırıcı olarak aspartam, asesulfam-K,sukraloz, koruyucu olarak sodyum benzoat, doğal aroma vericiler ve kafein bulunuyor. Bunların da bir takım olumsuz etkileri var. İçerisindeki şeker, kilo alımına neden oluyor. Aynı zamanda kafein de kişiler de alışkanlık yapıp,bağımlılığı tetikliyor. Asitli içeceklerin genel olarak kutularda ve plastik şişelerde satıldığı bilinir. Bu kutularda bulunan Bisefanol A gibi bazı maddelerin de sağlığımız üzerinde olumsuz etkileri bulunuyor. Bu nedenle kutularda değil de cam bardaklarda içeceklerin tüketilmesi daha yararlıdır. En iyisi genel olarak; kaynağı bilinen temiz su, ev yoğurdundan yapılan ayran ve doğal sıkılmış meyve suyu olabilir. Cam bardaklarda içilmesi daha güvenilirdir” diye konuştu.


14.03.2021 15:18:00