HANGİ KİTAP?

HANGİ KİTAP?

AHMET SEVEN 

Samsun Yazarlar Derneği Başkanı 

Bizim kültürümüzde kitabın önemli bir yeri vardır.

Kitap denilince bir dakika durulur hatta susulur.

Kitap yazıyorsa doğrudur.

Kitapta yeri varsa susulur, sükut edilir.

Kitaba olan saygıyı görüyor musunuz?

Peki bunu istismar edenler ne yaptı?

İçlerinde taşıdıkları pislikleri kitaba kustular.

Kocaman yayınevlerinden büyük! adamların editörlüğünde  kitaplar yayınladılar.

Hem ahlaki değerleri ayak altına aldılar hem de korkunç kazanç elde ettiler.

Kitaplarına ödül vermek için dernekler kurdular.

Yetmedi kendi dışında hareket eden kurumlara bahşiş karşılığında ödül verdirdiler.

Hem de gözü kapalı.

Yalnız gözleri olsa gönülleri de kapalıydı?

Yetmedi televizyonlara çıkarıldılar.

Sempati topladılar.

BU MİLLETİN AHLAKIYLA OYNADILAR.

Kitabı dokunulmaz hale getirdiler.

Basın özgürlüğü kavramlarını kullandılar.

Hışt siz ne yapıyorsunuz öyle diyeni kitap düşmanı ilan ettiler.

Son olarak Zümrüt Apartmanı isimli öykünün yazar Şerefsiz Abdullah Şevkinin 2013 yılında yayınladığı kitaptaki pislikleri de tam 6 yıl sonra ortaya çıktı.

Hem de okurlar tarafından.

Nerede devlet nerede sorumlular diye sormanın zamanı geldi de geçiyor bile?

Bu veya bunun gibi kitaplar kütüphanelerde bile olabilir.

Bir kitap basılınca zimmet adı altında bir bölümü resmi kuruluşlara gönderilir.

Kültür Bakanlığının ilgili birimi olan ajansa gönderilir.

Neden?

İncelensin diyerek.

Peki ne yapıldı sanıyorsunuz?

İncelenmek yerine arşive kaldırılmıştır.

Sahte paralar gibi sahte kitaplar da var.

İşte böyle.

Bu yazar müsveddelerinin milletin kanını emerek yazdığı ahlaki değerlerini sapık duygularıyla bozmaya kalkıştığı kitaplara eleştiri getirenler linç edilmeye kadar gitme dimi?

Az öncede söyledim.

Ne varmış.

Basın özgürlüğü.

İsteyen istediği gibi yazarmış.

Aha da yazdı işte.

Sizin özgürlüğünüzün içine tüküreyim.

Bu kitabı yazan utanmadı, yayınlayan utanmadı okuyan da mı utanmadı.

Bu nasıl medeni cesaret bu nasıl cesurluk.

Pisliğin iffetsizliğin ahlaksızlığın sapıklığın cesurluğu mu olur.

Şimdi kalkıp bunlara da transparan kıyafet giyenlere dediğiniz gibi cesur yazar deyin de görelim.

Bunun adı kavatlıktır.

Bunun adı deyyusluktur.

Şerefsizler sizi.

Her şeyi bitirdiler şimdide sapıklıklarına çocukları alet etmeye başladılar.

Pezevenkler.

Kitap güzeldir fakat hangi kitap diye sorulması gerekiyor.

Her eline kalemi alıp yazana yazar denilirse olacağı budur.

İffetsizliğin hayasızlığın yazarı olmaz.

Bundan böyle yazarlar da kitaplarda süzgeçten geçirilmeli.

Elekten geçirilmeli.

Kültür Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı size söylüyorum.

Özellikle de Kültür Bakanlığına yan gelip yatarsanız bu satırları okuyup rapor edecek haliniz olmaz.

Zümrüt Apartmanı isimli pislik öyküyle çuvalın ağzı açılmıştır.

Fakat o çuvalın içinde daha ne sapık yazarlar vardır.

Kitap’tan hemen sonra sorulacak önemli bir soru.

Hangi kitap?

Hangi yazar?

Bilmem anlatabildim mi?