- Kardeşlerim, aziz milletim, sevgili vatandaşlarım, sizleri bu tarihi gündedemokrasinin ve milli iradenin bu zafergecesinde en kalbi duygularımla selamlıyorum.
- Şahsımı Türkiye Cumhuriyetinin 12. cumhurbaşkanı olarak tayin eden milletime teşekür ediyorm. Bize oy veren vermeyentarihin yazılmasına destek veren, yurt dışında ilk kez sandık başına gidip oy kullanankardeşlerimize teşekkür ediyorm. 81 vilayetimizde bize dua eden, kardeş ülkelerden bize dua eden Japonya'dan Almanya'ya Afrika'dan Amerika'ya hepsine teşekkür ediyorum.
- Bugün demokrasi kazanmıştır, bugün şahsıma oy verenler kadar vermeyenlerdekazanmıştır. bugün 77 milyon, bugün büyük Türkiye, öncü Türkiye kazanmıştır. SadeceTürkiye değil, bugün Şam, Hamas, Kudüs, Ramalllah da kazanmıştır.
- Bugün buradaki coşkuyu şehirlerinde, ülkelerinde, gönüllerinde yaşayan herkese tek tek teşekkür ediyorum. O meydanlardaki mitinglerimizde Ramazan demediniz, sıcakdemediniz, kapı kapı dolaşıp oy milletin adamına oy topladınız, size nekadar teşekkür etsem azdır.
- Bugün bir dönemin kapılarını kaptıyor artık yeni bir döneme doğru ilk adımı atıyoruz. Artık Çankaya ile millet arasındaki tüm kapılar ortadan kalkmıştır. Bugün itibarıyla Çankaya sahibi millet olan Çankaya artık sahibine iade etmiştir.
- Artık devletin ve milletin iki ayrı istikameti bulunmuyor. Bugünden itibaren aynı istikamete bakıyor. Bir olarak aynı rotada yürüyor. 12 Eylül 2010 tarihinde yüzde 58 oy oranıyla kabul edilen anayasa değişikliği 12 Eylül darbesinin izlerini hatırlayın silmişti. Bugün ise 27 Mayıs 1960 parantezi artık kapanmıştır. 27 Mayıs'ın bir vesayet aracı olarak Türkiye'ye dayattığı cumhurbaşkanlığı anlayışı artık tedavülden kalkmıştır. Biz 13 yıl önce 14 ağustos 2001'de Ak Parti'yi kurarken ne demiştik? Menderes gibi "yeter" demiştik. Yeter söz milletindir demiştik. Ama bir şey daha ilave etmiştik. "Yeter söz de milletin, karar da milletindir" demiştik. İşte şimdi söz de karar da milletin uhdesine geçti. Aracılar vasıtasıyla cumhurbaşkanı seçmediniz. Bizzat kendiniz seçtiniz. Önemli olan burası.
- Millet sadece TBMM'yi sadece hükümeti tayin eden değil cumhurbaşkanını da tayin eden bir gücü ele geçirmiş, Türkiye'nin istikametini artık kendisi bizzat belirlemeye başlamıştır. Biliniz ki bugün dünden çok daha iyidir. Emin olunuz yarınlar bugünden çok daha iyi olacaktır. Zira bugün Türkiye'nin gücüne güç katılmıştır. Bugün 2023 hedefleri 2053 ve 2071 hedefleri artık çok daha yakınımıza gelmiştir. Bundan 13 yıl önce AK Partiyi kurduk. Rabbime ne kadar hamd etsek azdır. 9 seçime girdik, her birinden zaferle çıktık.
- Ve dikkat ediyor musunuz oylarımız hep yükselerek sandıklardan çıktık. Hemen hemen her seçimde bir balkon konuşması yaptım. Aziz milletime seslendim. Her bir balkon konuşmamda gönül diliyle konuştum. Aziz milletimize her bir seslenişimde akıldan ziyade kalbin ve vicdanın kelimeleriyle seslendim. Kardeşlerim meydanlarda mikrofonların önünde balkonda ne söylediysem 12 yıl boyunca söylediğimin arkasında durdum. Sözüme vefanın mücadelesini verdim. Bu dokuzuncu seçim konuşmamda da gönlümün ruhumun vicdanımın hissiyatını sizlere aktarıyorum.
- İşte onun için bütün kalbimle söylüyorum ki milletimiz içinde 77 milyonun her bir ferdi içinde bu seçimin mağlubu yoktur. Milletimiz içinde bu seçimin kaybedeni yoktur. Kaybeden vardır statüko kaybetmiştir. Elbette vesayet bugün en -->büyük mağlubiyetini -->yaşamıştır. Elbette kirli siyaset ve siyaset dışı -->güç -->odakları bugün ibretlik bir ders almıştır.
- İnanıyorum ki muhalefet bugünden itibaren politikalarını gözden geçirecek ve yeni Türkiyeile örtüşen bir siyaset tarzı inşa edilecektir. Ancak bize oy vermeyenler bizi onaylamayanlar bizi sevmeyenler bu seçimin mağlubu değildir. Bugün onlar da kazanmıştır. Kardeşlerim gönülden ifade ediyorum. bugün yeni bir toplumsal uzlaşma sürecini hep birlikte başlatalım diyorum. eski tartışmaları eski Türkiye'de bırakalım istiyorum. Gerilimleri çatışma kültürünüsanal sorunları eski Türkiye'de bırakalım istiyorum.
- Biz her adımda kendi iç muhasebemizi yaptık. Yeni anayasa dedik değil mi? Kardeşlerim 326 milletvekiliyle anayasa uzlaşma komisyonunda üç kişiyle temsil edilmeyi kabul ettik. Üç diğer partinin toplamı 220 vekildi. Onlar ise 9 kişiyle temsil edildi. Biz neden bunu yaptık? İstedik ki derdimiz bağcıyı dövmek değil üzümü yemekti. Ne yazık ki başarılı olamadık. Neden? Çünkü uzlaşma olmuyordu. Ve en sonunda Meclis Başkanı açıklamasını yaptı. Burada bir şey vardı. Uzlaşma kendi inandıklarını karşıya dayatma değildir. 47 maddede uzlaşıldı. Altında imzalar var, daha sonra 60 madde var. dört siyasi partinin imzası var. hadi gelin bunu çıkaralım dedik yanaşmadılar. Üzüntüm var, böyle olmaz. Türkiye'de muhalefet siyaha beyaz deme sanatı değildir. Onun için inanıyorum ki muhalefet de kendisini çek edecektir.
- Bu kardeşiniz Beyoğlu gençlik kolları olduğum günden bugüne kadar her başarının ve her başarısızlığın ardından kendi kendini hesaba çeken bir kardeşinizdir. Başarısız olduğumuz alanlarda kendimizi sorguya çektik. Başarılı olduğumuzda da asla ve asla kibrin tuzağına düşmedik. 40 yıla yaklaşan siyasi mücadelemiz bizim bu anlayışımızın şahididir. Yanlış yaptığımızda hiç gocunmadan ifade ettik. Değişimden hiçbir zaman çekinmedik. Ortak akıl ve değerlerle örtüşmeyen her meselede kendimizi sorguladık ve değişim mücadelesi verdik. Bize yaşatılanların, bize yasaklananların başkalarına yapılmaması için azami dikkat azami hassasiyet gösterdik. Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmedik. Hiç kimsenindeğerlerini tahkir etmedik. Kimliklere, kültürlere inançlara hor gözle bakmadık. Bize oy verenleri yücelten, bize oy verenlere hizmet götüren, oy vermeyenleri terk eden bir siyasi anlayışımız hiçbir zaman olmadı. Bunu sadece sözle değil eylemlerimizle fiiliyatımızla da ortaya koyduk.
- İstanbul'da büyükşehir başkanı olduğum dönemde bunu eylemlerimizle ortaya koyduk. 12 yıllık iktidarımız süresince bunu sözümüzle fiiliyatımızla ortaya koyduk. Tüm belediyelere adil bir şekilde hazine payı verdik. Ama muhalefette olduğumuz zaman bizim neler çektiğimizi biz biliriz.
- Milletimin bunu takdirine bırakıyorum. Bize diktatör diyenler, lütfen kendi muhasebelerini yapsınlar. Bize otoriter diyenler lütfen kendi muhasebelerini yapsınlar. Bizi tek adam olmakla baskıcı olmakla mahalle baskısı yapmakla itham edenler lütfen kendilerini samimiyetle sorgulasınlar. Kendilerini seçkin, kendileri dışındakileri sıradan görenler, başkalarını cahil görenler, lütfen vicdan muhasebesini yapsınlar.
77 MİLYONUN CUMHURBAŞKANIYIM
- Siyasi tarihimiz boyunca söylediklerimize baksınlar. Yetki aldığımız dönemlerde yaptıklarımıza baksınlar. 12 yılda Türkiye'ye kazandırdıklarımıza baksınlar. Lütfen ellerini vicdanlarına koysunlar ve kararlarını öyle versinler. Biz hepimiz aynı vatan toprakları üzerinde yaşıyoruz. 77 milyon aynı bayrağın gölgesi altında geleceğe yürüyoruz. Milletimiz bir, bayrağımız bir, vatanımız bir, devletimiz bir.
- Hepimiz aynı ecdadın, aynı kültürün ve aynı medeniyetin aynı tarihin evlatlarıyız. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. Yaşam tarzlarımız farklı olabilir. İnançlarımız mezheplerimiz etnik köken ve dillerimiz farklı olabilir. Ama biz hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Hepimiz bu ayyıldızlı bayrağın gölgesi altındayız. Müslüman Hristiyan Musevi Süryani ezidi'den önceTürkiyeli vardır. Alevi'den Sünni'den önce Türkiyeli var. Türk Kürt Arap Laz Gürcü Boşnak Çerkez, Rum, Ermeni'den önce Türkiyeli vardır.
- Ortak değerlerimizi öne çıkararak yeni bir istikbali inşa etmek istiyorum. Bugün her birimiz kendimizi vicdan muhasebesine tabii tutaım. Muhalefetin korkutma gerilim siyasetini bir kez daha sorgulayalım. Bugün bir kısım medyanın pompaladığı korku ve kutuplaştırma siyasetini bir kez daha samimiyetle sorgulayalım diyorum. İnanın bu sorgulamayı samimiyetle yaparsak, türk kürt laz çerkez vesaire hepsinin başörtülü, başı açığın da ne kadar ortak yanı olduğunu daha iyi göreceğiz.
- Şu anda ben karşımda başı örtülüyü de görüyorum başı açık kardeşlerimi de görüyorum. İşte bunun adı vahdette kesrettir, yani çoklukta birlik. Bunu başarmaya mecburuz. Bunu halletmeye mecburuz. Bayrağımız bir, istiklal marşımız bir, dağlarımız nehirlerimiz bir, türkülerimiz şarkılarımız acılarımız sevinçlerimiz bir. Bizim sadece tarihimiz değil bugünümüz yarınımız kaderimiz biz. Bırakalım aracıları, bırakalım tercümanları, bırakalım fitne odaklarını. Birbirimizin gözüne bakalım gözüne. Birbirimize gönlümüzü açalım. Gönül diliyle konuşalım.Farklı bir Türkiye'yi gelin hep birlikte kuralım. Ortaya çıkan sonuçlar da çok net gösteriyor ki, uzlaşma çatıda değil, uzlaşma parti üst yönetimlerinde değil tabanda olmuştur.
IMF'YE BORCU BİTİRDİK
- Unutmayın 2002 sonunda 230 milyar dolar milli gelirle yola çıktık. Şimdi üç kattan fazlasıyla dikkat edin 820 milyar dolara ulaştık. IMF'ye 23,5 milyar dolar borçla devraldık, borcu sıfırladık. Şimdi IMF'ye 5 milyar dolar borç vereceğiz. Merkez Bankamız adeta boşaltılmıştı. 27,5 milyar dolar, şimdi ise hamd olsun kasasında 133 milyar dolar var.
- Bugün kırgınlıkları unutma günüdür. Küslükleri elimizin tersiyle itme günüdür. Bugün zihnimizdeki bariyerlerden arınma, ön yargılardan kurtulma, dayatılmış korkulardan sıyrılmagünüdür. Bugün yeni bir Türkiye kurulurken yeni bir başlangıç yapmanın kapılarını aralamagünüdür. Buradan paralel yapının tabanındaki ihlaslı samimi saf ve temiz kardeşlerime de bir kez daha sesleniyorum. Onların da kendilerini ve kendilerine öğretilenleri sorgulamalarını bir kez daha rica ediyorum. ihlasla ve samimiyetle kendilerine yöneltecekleri her soru inanıyorum ki onların da bizi anlamaları, bizim mücadelemizdeki iyi niyeti görmelerini sağlayacaktır. Bizim davamız şahsi bir dava değil, Türkiye davasıdır.
PARALEL YAPI
- Ulusal güvenliğimizi kim tehdit ederse karşısında bizi bulacaktır bunu da bilmenizi istiyorum. Bizim davamız medeniyet davasıdır. Paralel yapının tabanındaki her bir ihlaslı kardeşimin bizimle aynı istikamete baktığını biliyorum. Aradaki ihanet şebekesini, vatanı milleti için değil başka ülkeler için çalışan yapıyı sorguladıklarında, bariyerlerin ön yargıların kırılacağını çok iyi biliyorum.
- Beşer şaşar. Lider bildiklerimiz, hoca, alim, gönül dostu bildiklerimiz, zor zamanlardamaskelerini düşürüp içlerinde olanı ortaya dökebilir. Bize bedduanın ve beddua edenlerin arkasından gitmek yakışmaz. Ah benim kardeşlerim, Hazreti Ömer'in sorgulandığı bir dünyada hiç kimse sorgulanamaz değildir, buna şahsımda değildir. Hiç kimse kusursuz hatasız günahsız değildir. Paralel yapıya gönül vermiş kardeşlerim de bugün Türkiye'de yenibir sayfa açılırken kendi gönül dünyalarında yeni bir sayfa açsınlar istiyorum. Bugün yeni birgündür. Bugün Türkiye'nin küllerinden doğuşunun yeni Türkiye'nin kuruluşunun günüdür.
Altını çizerek ifade ediyorum şahsıma oy verenlerin değil 77 milyonun cumhurbaşkanı olacağım.
GAZZE'DEKİ YARALILARI BURADA TEDAVİ EDECEĞİZ
Duaları için Gazze'nin mazlumlarına teşekkür ediyorum. hayır duaları için Suriyeli mazlumlara teşekkür ediyorum. inşallah bu akşam itibariyle Gazze'deki yaralı kardeşlerimizi Türkiye'ye aktarmaya başlıyoruz. Buradaki hastanelerde onları tedavi altına alacağız. Rabbim şifalar versin. Türkiye'nin barışın ve adaletin umudu olarak gören, her bir dostumuza kardeşimize teşekkür ediyorum. Bize bu toprakları kutsal bir emanet olarak bırakan tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle yad ediyorum. rabbim yar ve yardımcımız olsun. rabbim bizi mahcup etmesin. Rabbim dostlarımızı kardeşlerimizi korusun. Gözün aydın Türkiye, teşekkürler Türkiye. Allah'a emanet olasın Türkiye.
10.08.2014 23:32:56