Meziyetleridir insanı insan sınıfına koyan. Kişi hakkında oturduğu makama bakarak değil, sahip olduğu meziyete bakılarak karar verilir.
LİYAKAT MESELESİ
AHMET SEVEN
Meziyetleridir insanı insan sınıfına koyan.
Kişi hakkında oturduğu makama bakarak değil, sahip olduğu meziyete bakılarak karar verilir.
Meziyeti olanlar ömür boyu hep onunla anılır.
Meziyetsiz makam sahibi olanlar makamı ellerinden gidince kendilerini bir paçavra gibi hissederler.
Hatayı kendilerinde arayacakları yerde başkalarında arar ve sitem ederler.
Meziyet aynı zamanda liyakat demektir.
Deniz kendinden olmayanları kabul etmez.
Mutlaka bir gün kıyıya atar derler.
Siyaset ve ticarette böyledir.
Gün gelir kendisinden alınanı geri ister.
Bir insanın layık olmadığını nereden anlarsınız?
Çok basit.
Burnundan kıl aldırmayan tiplerdir.
Her şeyi ben bilirim havasındadırlar.
Güçlüden yana rol alırlar.
Üstlerine karşı eğilirler, astlarına secde ettirirler.
Egoları tavan yapmıştır.
Üstlerine karşı göz boyama yarışı içerisindedirler.
Güya sadakatlerini! yalakalıkla ifade etmeye çalışırlar.
Bunlar asla sadakatli değildir.
Verdiğinizi geri alın da öyle görün bu tipleri.
Kraldan fazla kralcı olduklarına karşı bu defa kin ve nefret kusarlar.
Masum bir kişiliğe bürünürler.
Bir zamanlar yani kendileri makam sahibi iken her şeyi caiz gördükleri halde makam elden gidince insanlık kisvesine bürünür Allah korkusuyla hareket ettiklerini söylerler.
Fırıldaklıkta üstlerine yoktur.
Kendi ürettikleri yalana az ötede kendileri bile inanırlar.
Tenkit ettiklerine rahmet okuturlar.
Bu tipler evet bu tipler elinizi uzattığınızda dokunacağınız kadar çok ve yakındır size.
Layık olmayana makam vermek insanlığa karşı yapılmış bir hata olmanın yanısıra hakarettir de.
Aynı zamanda bu tipleri yani liyakatsizleri işbaşına getirmek kıyamet alametlerindendir.
Son bir söz daha.
Bu hayatın her alanında geçerlidir.
Biline.
