1932 yılında Cumhuriyet gazetesinin tertiplediği güzellik yarışmasını Keriman Halis kazanmıştı. Aynı yıl Belçika'nın Spa şehrinde 28 ülkenin katılmasıyla dünya güzellik yarışması düzenlenmişti.
Osmanlının Dünya güzeli seçilen torunu
Bu ilginç olay Halit Turhan Bey'in hatıralarında yer almaktadır:
1932 yılında Cumhuriyet gazetesinin tertiplediği güzellik yarışmasını Keriman Halis kazanmıştı. Aynı yıl Belçika'nın Spa şehrinde 28 ülkenin katılmasıyla dünya güzellik yarışması düzenlenmişti. 1913 yılında doğan Keriman Halis, bu yarışmaya Türkiye'yi temsilen katıldı.
Günlerce Spa şehrinde kalan güzeller, çeşitli kişilerle görüştü ve konuştular. Yarışma gününde jürinin önünde kızlar birer birer geçip giyimleriyle, bakışlarıyla, tebessümleriyle puan toplamaya çalıştılar.
Jüri salona geçip, puan değerlendirmesi yapmak istedi. Başkan kürsüye geçerek :
Sayın jüri üyeleri, bugün Avrupa'nın Hristiyanlığın zaferini kutluyoruz. 1400 senedir dünya üzerinde hâkimiyetini sürdüren İslamiyet artık bitmiştir. Onu Avrupa bitirmiştir. Bir zamanlar sokağa bile, pencere arkasından seyredebilen Müslüman kadınların temsilcisi Türk güzeli Keriman, mayo ile aramızdadır. Bu kızı, zaferimizin tacı kabul edeceğiz, onu kraliçe seçeceğiz.
Ondan daha güzel varmış, yokmuş bu önemli değil... Bu sene güzellik kraliçesi seçmiyoruz. Bu sene İslamı yenmenin zaferini kutluyoruz. Avrupa'nın zaferini kutluyoruz. Bir zamanlar Fransa'da oynanan dansa müdahale de bulunan Kanuni Sultan Süleyman'ın torunu işte mayo ve sütyen ile önümüzdedir. Kendini bizlere beğendirmek istemektedir. Biz de bize uyan bu kızı beğendik. Müslümanların geleceği böyle olması temennisiyle Türk güzelini dünya güzeli olarak seçiyoruz. Fakat kadehlerimizi Avrupa'nın zaferi için kaldıracağız"
Böylece Keriman Halis dünya güzeli seçildi. Resimleri gazetelerde basıldı. Hatta kartpostal yapılarak satıldı, elden ele dolaştı.
Keriman Halisin babası; Onun kraliçe olacağını aklımıza bile getirmemiştik. Kızımızın bu kadar güzel olduğunu bilmiyorduk kara-kuru bir kızdı demişti. (Cumhuriyet Gazetesi-2 Ağustos 1932)
Bu olayla birlikte batılı kendi zihniyetini içimize dökmeye başlamıştı. Güzellik yarışması bu işin yolunu açmaktan başka bir şey değildi.
Erkekleri öldür ve kadınlar için dünya çapında bir güzellik yarışması düzenle. Zaten 1929 ekonomik krizi var. Hitler orada Mussolini diğer tarafta böğürmekte. Gel bizimkiler daha güzel deyip ne amaçlanmış bu dönemde. Saflik toplumun en üst kademesine kadar yayılmış. Allah'tan 2. Ww'ya girmedik yoksa poku yemistik
Sorumsuz gazetecilik. Ne haberi yapan belli ne kaynak gösterilmiş. Yalanı ortaya atıp ana fikre yakın dünya görüşü olan insanları kandıracak asılsız bir haber.
Bunu kanıtlar nitelikte Türk ve yabancı basında herhangi bir bilgiye ulaşılamamıştır. Ayrıca dünya güzellik yarışmasına katılan ilk Türk kadın da Keriman Halis değildir. 1930 yılı dünya güzellik yarışması Paris’te yapılmış ve 1930 yılı Türkiye Güzeli olan Mübeccel Namık bu yarışmaya katılmış fakat dereceye girememiştir. Dolayısıyla Keriman Halis’in Dünya Güzeli seçilmesi ile ilgili bilginin eksik ya da hatalı olduğunu söylemek mümkündür. Ayrıca Macar basınına göre (haftalık yayın yapan Színházi Élet dergisi) yarışmaya katılan 28 güzelin eleme usulüne göre her turda en az puan alan güzellerin elenmesi ile sona kalan altı güzelden dördünün finale çıktığını ve Danimarka, İspanya, Yugoslavya ve Türkiye güzelinin finale kaldığını yazmıştır. BU da Keriman Halisin bilerek seçildiği teorisini yalanlar.
Kadir Kocabaş hıristiyan dünyası her daim bileğini bükemediği Osmanlı imparatorluğunu kendi kültür sanatıyla kendine benzeterek içten fethetmenin peşinde olmuştur diylimki herşey normal seyirinde gitti O ortaya çlkan Adamda öyle bir konuşma. Yapmadı yapılanlar görünenler iddia edilen konuşmayı yansıtmıyormu tarihler boyunca Türk devletleri müslüman türk kadınını vücudunu tehşir edecek hiç bir etkinliğin içine sokmamıştır bizim gıpta ile bakılan kültürümüz medeniyetimiz vardı böyle kültür sanat çağdaşlık adı altında öz değerlerimizi yerle yeksan ettiler etmeyede devam ediyorlar etmeyenide gericikle bağnazlıkla aşağılıyorlar tabi kimsede aşağıda görünmemek için sistemi kabulleniyor kral çıplak diyemiyor şimdi hal böyleyken hangimiz yobazız
Keriman Halis, bir kesim bağnaz örümcek kafalılarin hedefi olmus bir kadındır. Adamın birisi ancak cocukların inanacağı saçmalık ve basitlikle hristiyanlarin bir müslüman kızı soyup intikam alıp şarap eşliğinde bunu kutlamak icin Keriman Halis'i kraliçe seçtiğini iddia etmis, kıt beyinli yobazlarımız dillerine pelesenk edecek bir yalan bulmuşlardır. Murat Bardakçı zaten "Fransa'da oynanan dansa müdahale eden Kanuni Sultan Süleyman'ın mektubu" bir şehir efsanesi olduğunu ve böyle.bir olayın hiç yaşanmadığını göstermişti. Yani böyle bir şey Avrupalılar tarafından bilinmez ve böylece de söylenmemiştir. Keriman Halis Ece'den önce 3 yarışmacı International Pageant of Pulchritude'de Türkiye'yi temsil etmişti zaten. Yani iddia edilen sözler söylendiyse de, neden önceki 3 yılda değil de 1932 yılında söylendi? Yarışmadan video görüntüleri internette bulunabilir. Ortada mayo, sütyen yok, uzun elbiseler giymiş herkes. Ortada jüri başkanının çıkıp da abuk subuk laflar edeceği bir kürsü yok, kocaman ve ağzına kadar dolu bir opera binasında yapılmış, jüri en önde, adamın biri de çıkıp binlerce kişi önünde "Güzelmiş değilmiş önemli değil, bugün İslamiyetin sonunu kutlamak için Türk kızını birinci seçmeliyiz" diyecek... Yalancılık, iftira yobazların fıtratında var demek. İnternette pek çok sitede Hâlid Turhan Bey Hatıraları'nda veya Halit Turhan Bey anlatır la başlayarak asılsız bir yazı kopyalanmış Kim bu H.T. Bey ? Darüşşafaka'da öğretmenlik yaptığı iddia edilen birisi. Gerisi yok H.T. bey hangi kitabında/hatıratında bu olayı anlatmış. Belçikada bulunmuş mu? Bizzat olayı yaşamış mı? Yaşamamışsa nereden nakletmiş?. Doğru mudur ? Değil midir? Hemen hiçbir bilgi yok. Keriman Halis'in katıldığı yarışmadan bir bölüm şu linkten izlenebilir Gayet muntazam giysiler içerisinde ve bazı dinci sitelerdeki iftiraların aksine mayolu değil http://www.britishpathe.com/record.php?id=3111 Yukarıda, bir hristiyanın ağzından bir Türk Kızının güzellik yarışmasına katılması İslama karşı kazanılan zafer olarak iletiliyor. Bir güzellik yarışmasını dahi cumhuriyeti karalamak ve aşağılamak konusundaki propagandalarında kullanan iftiracı zihniyet görmezden gelirki ,,asıl mahlubiyetimiz ve hristiyanlığın veya siyonizmin asıl zaferi. hükümdarı İslam Halifesi olan Osmanlıyı bizzat Arap kabileleri eli ile kutsal topraklardan sürmesidir Zaferden bahsedeceksek asıl "zafer" budur bir Türk kızının güzellik yarışması katılması değil.
